Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2022/14486 E. 2023/246 K. 12.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/14486
KARAR NO : 2023/246
KARAR TARİHİ : 12.01.2023

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
SAYISI : 2021/225 E., 2022/266 K.
vekili Avukat …
DAVA TARİHİ : 31.12.2015
KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen kurum işleminin iptali davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı yurtdışı borçlanmasının geçerli olduğunun tespiti ile yaşlılık aylığı tahsisine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde; davacının Türk vatandaşlığını kaybettiktin sonra yaptığı yurt dışı borçlanmasının iptal edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 26.03.2019 tarihli ve 2015/965 Esas, 2019/152 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne davacının 5400 gün yurtdışı borçlanmasının geçerli olduğunun ve talep tarihini takip eden aybaşı olan 01.10.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine, aksine kurum işleminin iptaline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Bozma ilamında;
2.1-Eldeki dosyada, 02.09.1951 doğumlu davacının, 26.06.2006 tarihinde davalı Kurumdan Almanya’da geçen hizmetlerini 3201 sayılı Kanun kapsamında borçlanma talebinde bulunduğu, 01.08.1989-31.07.2004 tarihleri arası hizmetler nedeniyle davalı Kurumca hazırlanan 5400 günlük tahakkuku 03.09.2012 tarihinde ödediği ve aynı tarih itibariyle yaşlılık aylığı tahsis talebinde bulunduğu, davalı Kurumun davacının borçlanma talep tarihinde Türk Vatandaşı olmadığı gerekçesi ile yurtdışı borçlanmayı iptal ederek yaşlılık aylığı tahsis talebini reddetmesi üzerine eldeki davanın açıldığının anlaşıldığı,

2.2-Davacının, davalı Kurumca hukuka aykırı şekilde reddedilen 03.09.2006 tarihli borçlanma talep dilekçesi tarihinde yürürlükte bulunan 3201 sayılı Kanun’un “Başvurulacak Kuruluşlar” başlıklı 3 ncü maddenin 29.07.2003 tarih 4958 sayılı Kanun’un 56 ncı maddesi ile değişik hali,

“ Madde3. -1) Halen yurt dışında bulunanlar;
a)Sosyal güvenlik kuruluşlarından hiç birine tabi bulunmamaları halinde, Sosyal Sigortalar Kurumu’na,

b) Ev kadınları Bağ-Kur’a

c) Prim, kesenek ve karşılık ödediği sosyal güvenlik kuruluşuna, yazılı istekte bulunmak ve yurt dışında geçen sürelerin tamamını veya dilediği kadarını döviz olarak ödemek şartıyla borçlanabilir….” düzenlemesi belirtilerek, davacının Almanya’da geçen çalışma sürelerini borçlandığı, borçlanma talep tarihinde Türkiye’de sosyal güvenlik kuruluşlarından hiç birine tabi hizmetinin olmadığı ve dosya içerisinde bulunan 06.11.2017 tarihli Almanya hizmet belgesinde 30.09.2011 tarihi itibariyle kesin dönüş koşulunun gerçekleştiğinin görülmesi nedeniyle, davacı hakkında 1479 sayılı Kanun kapsamında yaşlılık aylığı koşullarının oluşmadığı, borçlanma başvurusunun 2006 tarihinde Sosyal Sigortalar Kurumu’na yapılması karşısında 506 sayılı Kanun kapsamında yaşlılık aylığı tahsis koşullarının değerlendirilerek varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle karar bozulmuştur.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili: Türk vatandaşlığını kaybetmiş durumda olan sigortalının yurtdışı borçlanması yapamayacağını belirterek verilen kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yurtdışı borçlanmasının geçerli olduğunun tespiti ile yaşlılık aylığı tahsisine karar verilmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 3201 sayılı yasanın ilgili maddeleri.

3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, gönderilmesine,

12.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.