Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2022/14340 E. 2023/842 K. 06.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/14340
KARAR NO : 2023/842
KARAR TARİHİ : 06.02.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2204 E., 2022/1551 K.
FER’Î MÜDAHİL : Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı
vekili Avukat …
DAVA TARİHİ : 08.12.2016
HÜKÜM/KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Tokat 1. İş Mahkemesi
SAYISI : 2016/488 E., 2021/107 K.

Taraflar arasındaki hizmet tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Muhtarlık ile feri müdahil Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Muhtarlık ile feri müdahil Kurum tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı asıl dava dilekçesinde; davalı Köy Muhtarlığı’na bağlı olarak 2001 yılından 2012 Temmuz ayına kadar köy bekçiliği yaptığını, çalışma saatlerinin belirsiz olduğunu, çalıştığı süre boyunca hafta sonları ve UBGT günlerinde çalıştığını, hiç bir şekilde maaş almadığını, maaş karşılığı hane halkından 1 veya 2 teneke buğday vermeleri karşılığında yaptığını, geçimini ise bu toplanmış olan buğdayları satarak sağladığını, 01.01.2001 yılından 07.01.2012 yılına kadar 4140 gün hizmet süresi bulunduğunu ve bu sürenin tespiti talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı … Çaylı Köy Muhtarı cevap dilekçesinde; davacıyı kendi muhtarlık döneminde bekçi olarak tutmadığını, 2005-2006 yıllarında köy defterinde iki yıllık bekçilik yaptığını kabul ettiklerini, 10 yıl geçen süre sonrası davacının kötü niyetle dava açtığını, davacının haksız kazanç peşinde olduğunu, davacının açtığı davayı köy halkı olarak kabul etmediklerini beyanla davanın reddini istemiştir.

Feri müdahil vekili cevap dilekçesinde; davanın usul ve yasaya aykırı olduğunu ve reddi gerektiğini, tespiti istenen dönemin net olmadığını, Tepeçaylı Köy Muhtarlığı’na ait iş yeri dosyası bulunmadığını ve davacının bu dönemlerde SGK kaydının bulunmadığını, davacının bağış karşılığında çalıştığını ve gerçekte bir hizmet akdinden söz edilemeyceğini, resen araştırma yapılması gerektiğini beyanla davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacının 01.06.2010 öncesine ilişkin taleplerin hak düşürücü süreye uğradığı değerlendirilerek davanın kısmen kabulüne, davacının, davalı … Tüzel Kişiliği emrinde hizmet akdine istinaden ve dönemsel prime esas asgari kazançlar üzerinden geçen, SGK’na bildirilmeyen 01.06.2010-12.06.2012 tarihleri arası 731 gün hizmetinin tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı muhtarlık ile feri müdahil Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1. Davalı Muhtarlık istinaf dilekçesinde; davacının davasının zaman aşımı yönünden reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabul kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının davasının haksız olduğunu, davacı tarafın hükmedilen tarihlerde kesinlikle çalışmadığını, davacının gerçek olarak çalıştığı 2005 – 2006 yılları arasındaki hizmetinin ise zaman aşımına girmesinden dolayı davacının davasının reddine karar verilmesi gerektiğini, aksi yöndeki hükmün usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür.

2. Feri Müdahil Kurum vekili istinaf dilekçesinde; Mahkemece eksik bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm tesis edildiğini, rapora karşı itirazlarının mahkemece değerlendirilmediğini, davacı çalışmasının aralıksız olduğunu iddia etsede kurumları kayıtlarından muhtarlık adına kayıtlı bir işyerine rastlanılmadığını, yine davacının tespiti istenilen dönemde herhangi bir çalışmasının bulunmadığını, kurum kayıtlarının asıl olduğunu, tanık anlatımlarının birbiri ile çelişkili olduğunu, eksik inceleme ile verilen kısmen kabul kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk derece mahkemesinin kararının yasal ve hukuksal gerekçeleri ile dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığından davalılar vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi nin 1 numaralı alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Muhtarlık ile feri müdahil Kurum vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı Muhtarlık; dosya kapsamına göre çelişkili ve soyut durumun davacı değerlendirildiğini, haksız, maddi gerçeklerden uzak, yasaya ve yönteme aykırı davanın reddi gerektiğini, davacının eski muhtar … tarafından 2005 – 2006 tarihleri arasında bekçi olarak çalıştırıldığını, buna karşılık davanın yeni yönetime karşı açıldığını, köy halkı tarafından ücretlerinin ödendiğini beyanla ve resen gözetilecek nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması ve davanın reddine karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2.Feri Müdahil Kurum vekili; istinaf dilekçesi ile birebir aynı sebeplerle eksik incelemeye dayalı kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacının davalı Muhtarlığa bağlı olarak Köy Bekçiliği işinde 01.01.2001- 07.01.2012 tarihleri arasında geçen çalışmalarına ilişkin hizmet tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 5510 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesi ve 506 sayılı Kanun’un 79 uncu maddesi.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, özellikle davacı tarafından dosyaya ibraz olunan bekçi seçim mazbataları, bekçi cüzdanları ile Köy Karar Defteri örneklerinde yer alan kayıtlar ile dinlenen taraf ve kamu tanıklarının beyanları ve dosyada yer alan tüm bilgi ve belgelerin incelenmesinde davalı Muhtarlık ile feri müdahil Kurum vekilinin temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ilgiliye yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.