Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2022/14252 E. 2023/154 K. 11.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/14252
KARAR NO : 2023/154
KARAR TARİHİ : 11.01.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1204 E., 2022/2087 K.
DAVA TARİHİ : 10.11.2020
KARAR : Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 37. İş Mahkemesi
SAYISI : 2020/228 E., 2021/134 K.

Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali ve ölüm aylığı bağlanması davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 10.02.1977’de … ile evlendiğini, eşinin 05.07.2020 de öldüğünü, ölüm aylığı için 16.07.2020 de başvurulduğunu, aylığın 4/1-a maddesi kapsamında bağlandığını, babası …’in ise 16.04.2004 de öldüğünü, 08.09.2020 de babasından aylık için yaptığı başvuruda ikinci aylığın bağlanmayacağı, tercihine göre bir aylığın alınabileceği belirtilerek isteğin karşılanmadığını, 5510 sayılı Kanun’da çift aylık alma koşullarının belli olduğunu, sigortalıların ölüm tarihleri ve tabi oldukları sigorta primine bakılması gerektiğini, ölenlerin biri ekim 2008 den önce biri sonra ölmüş ise ve farklı sigortaya tabi iseler iki maaşın da ödenmesi gerektiğini, davacının babasının Bağ-Kur’lu olduğunu, emsal 10. Hukuk dairesinin kararının bulunduğunu belirterek babasından aylık alabileceğinin tespitine ve aksi Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının iki aylığı birlikte alamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “…davacının müteveffa eşinden (506 sayılı Kanun kapsamında), müteveffa babasından (1479 sayılı Kanun kapsamında) ölüm aylığı almaya hak kazandığı ve ikisini birden almaya engel bir yasal düzenleme olmadığı anlaşılmakla yazılı şekilde davanın reddine dair verilen karar hatalı olduğundan, davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile HMK’nın 353/1-b.2 bendi uyarınca yerel mahkeme kararının kaldırılarak yerine davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle “1-Davacı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.2 maddesi uyarınca kabulüne,

2-… 37. İş Mahkemesi’nin 19.04.2021 tarih ve 2020/228 E. ve 2021/134 K. sayılı kararının kaldırılmasına, yerine,

3-Davanın kabulü ile,

-Kurumun davacıya babasından aylık bağlanmasına ilişkin yaptığı başvurunun reddine dair 16.09.2020 tarih ve 11034535 sayılı işleminin iptaline,

-Davacıya Bağ-Kur’lu babası … üzerinden 01.10.2020 tarihinden itibaren yetim aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine,” dair karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacının hak sahibi olduğu tarihin dikkate alınması gerektiğini belirterek kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 05.07.2020 tarihinde vefat eden eşi üzerinden 506 sayılı Kanun kapsamında aylık alan davacıya 16.04.2004 tarihinde vefat eden babası üzerinden 1479 sayılı Kanun kapsamında ölüm aylığı bağlanıp bağlanamayacağına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 5510 sayılı Kanun’un 34 ve 54 ncü maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Dosya kapsamı incelendiğinde, 05.07.2020 tarihinde vefat eden eşi üzerinden 506 sayılı Kanun kapsamında aylık alan davacının, 16.04.2004 tarihinde vefat eden babası üzerinden 1479 sayılı Kanun kapsamında ölüm aylığı bağlanması için 08.09.2020 tarihinde tahsis talebinde bulunduğu, talebin reddedilmesi üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

2.Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanun’un 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve “Ölüm aylığının hak sahiplerine paylaştırılması” başlığını taşıyan 34 üncü maddesinde, sigortalının evli olmayan, boşanan, dul kalan kızlarına ölüm aylığı bağlanabilmesi, bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olma koşullarına bağlanmış, “Aylık ve gelirlerin birleşmesi” başlıklı 54 üncü maddede ise bu Kanuna göre bağlanacak aylık ve gelirlerin birleşmesi durumunda, hem eşinden, hem de ana ve/veya babasından ölüm aylığına hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana ve/veya babasından bağlanacak aylığının bağlanacağı hüküm altına alınmıştır.

3.Belirtilen açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, babası üzerinden aylık alma açısından hakkı doğuran olay eşinin vefat ettiği tarih olacağından, söz konusu tarihteki ilgili mevzuatın yukarıda belirtilen maddeleri uyarınca davacının çift aylığa hak kazanamadığı belirgindir.

Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, yazılı şekilde karar tesisi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
1. Temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.