Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2022/1384 E. 2023/3883 K. 06.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1384
KARAR NO : 2023/3883
KARAR TARİHİ : 06.04.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Esastan Reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ: … 20. İş Mahkemesi

Taraflar arasındaki iş kazasında vefat eden sigortalının hak sahiplerinin maddi ve manevi tazminat istemli davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar Yeni … İnş. Taah. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti., …, … vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar …, … vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
1. Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacıların murisi Kenan Yücetürk’ün 30.07.2009 tarihinde davalı inşaatta inşaat ustası olarak çalışırken geçirdiği elim bir kaza sonucu yaşamını yitirdiğini beyan ederek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla; şimdilik her bir davacı için ayrı ayrı 3000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminatın davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2. Davacılar vekili 09.12.2010 tarihli dilekçesi ile davacıların manevi tazminat taleplerini ayrıştıracak nitelikte dilekçe sunarak davacı eş … için 20.000,00 TL, davacı çocuk … için 10.000,00 TL, davacı çocuk ,,, için 10.000,00 TL, davacı çocuk … için 10.000,00 TL manevi tazminat talebinde bulunduklarını beyan etmiştir.

3. Davacılar vekili 28.11.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat yönünden taleplerini arttırmak suretiyle davacı eş …’ün nihai maddi tazminat talebinin 3.000,00 TL’den 52.816,039 TL , davacı çocuk …’ün nihai maddi tazminat talebinin 3.000,00 TL’den 3.546,74 TL (aradaki fark: 546,74TL) olarak davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

4. Birleşen dava dosyasında (… 11.İş Mahkemesi’nin 2014/402 E. sayılı dosyası) davacılar vekili, işbu dosyanın asıl dava dosyası ile birleştirilerek davalılar… Gayrimenkul A.Ş. … İnşaat A.Ş., … İnşaat Ltd.Şti. ve …. Mimarlık Ltd.Şti. ünvanlı şirketlerin iş bu davanın … 20. İş Mahkemesi 2013/122 Esas sayılı dosya ile birleştirilerek, diğer dosyalardaki davalılarla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak üzere tazminata mahkûm edilmelerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

5. Birleşen dava dosyasında (… 25. İş Mahkemesinin 2014/34 E. sayılı dosyası) davacılar vekili dava dilekçesi ile 03.10.2013 tarihli bilirkişi hesap raporu ile ıslah ettikleri talepten daha fazla bir tazminatın hak edildiğinin ortaya çıktığını, bu nedenle eldeki davayı açma zorunluluğunun doğduğunu beyan ederek davacı eş için 33.238,02 TL, davacı çocuk … için 2.502,26 TL, davacı çocuk Kutlay için 399,74 TL daha maddi tazminatın davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

5. Davacılar vekili 20.02.2020 tarihli duruşmada davalılardan …. Mimarlık Dan. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şirketi ve Mertkan İnşaat San. Tic. Ltd. Şirketi aleyhine açmış oldukları davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.

II. CEVAP
Davalı … İnş. Taah. İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti vekili cevap dilekçesi ile; müvekkili aleyhine açılmış olan davanın zamanaşımına uğradığını, davanın öncelikle zamanaşımı yönünden reddinin gerektiğini, Küçükçekmece 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 2009/1006 esas sayılı dosya numarasıyla görülmekte olan ceza davası sona erene kadar davanın bekletilmesini, davanın istediği tazminat miktarının fahiş olduğunu, tazminat hukukunda “zenginleşme yasağı” bulunduğunu, davacının tazminatı neye göre istediğinin de belirli olmadığını beyanla davanın reddine hükmedilmesini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacı yana tahmil edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; müvekkilinin kazanın oluşmasında herhangi bir kusur ve kabahatinin bulunmadığını, müvekkilinin işçilerin çalıştırılmasında herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, merhum işçi iş amirleri olan … ve … isimli kişilerin sorumluluğu ve denetimi altında çalışmakta olduğunu, müvekkilinin görevinin demir, çelik, çimento hesabını yapmak ve malzeme geliş gidişini koordine etmekten ibaret olduğunu, bunun dışında işçilerin çalışması ile ilgili herhangi bir görev ve sorumluluğunun bulunmadığını beyanla davanın reddini, masraf ve ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı … İnş. San. Tic. A.Ş. vekili cevap dilekçesi ile; … adi ortaklığının 02/08/2006 tarihinde Beyoğlu 25. Noterliğinin 40144 yevmiye numarası ile imzalanan sözleşme ile kurulduğunu, söz konusu ortaklığın emlak GYO A.Ş. ile imzalanan hasılat paylaşımına dair sözleşme ile konut yapım işini üstlendiklerini, müvekkili şirketin sadece iş bitirme yeterlilikleri nedeniyle adi ortaklığa dahil edildiğini, müvekkili şirket yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, manevi tazminatın saklı tutulması ve sonradan istenmesi olanağının bulunmadığını beyanla öncelikle davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararı bulunmaması nedeniyle davanın reddi gerektiğini, müvekkili şirketin dava konusu sözleşme tarihinden önce adi ortaklıktan usulüne uygun olarak ayrıldığı göz önüne alınarak husumet yokluğu nedeniyle davanın reddi gerektiğini, usule ilişkin itirazlarının kabul görmemesi halinde davanın esastan reddi gerektiğini, yargılama giderleri ve vekatlet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “Davacının davasının kısmen kabulü ile;
Davacıların maddi tazminat davasının kabulü ile;

Davalı …. Mimarlık Dan. İnş. San ve Tic. Ltd. Şti. Ve Mertkan İnş. San. ve Tic. Ltd. ŞTİ. aleyhine açılan da vanın feragat nedeniyle reddine,

Davalı … İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. Aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddine,

Davalılar Yeni … İnş. Taah. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. ve… Gayrimenkul Geliştirme Yat. İnş. A.Ş. Ve … ve … aleyhine açılan davanın kabulü ile,

Davacıların fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydıyla, 86.054,41 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 30.07.2009 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan (Yeni … İnş. Taah. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. ve… Gayrimenkul Geliştirme Yat. İnş. A.Ş. Ve … ve … ) tahsili ile davacı vefat eden sigortalı …’ün eşi …’e ödenmesine,

6.049,00 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 30/07/2009 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan ( Yeni … İnş. Taah. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. ve… Gayrimenkul Geliştirme Yat. İnş. A.Ş. Ve … ve …) tahsili ile davacı vefat eden sigortalı …’ün çocuğu …’e ödenmesine,

3.399,74 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 30/07/2009 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan ( Yeni … İnş. Taah. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. ve… Gayrimenkul Geliştirme Yat. İnş. A.Ş. Ve … ve …) tahsili ile davacı vefat eden sigortalı Kenan Yücetürk’ün çocuğu …’e ödenmesine,

1.822,75 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 30.07.2009 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan (Yeni … İnş. Taah. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. ve… Gayrimenkul Geliştirme Yat. İnş. A.Ş. ve … ve …) tahsili ile davacı vefat eden sigortalı …’ün çocuğu …’e ödenmesine,

Davacıların manevi tazminat davasının kabulü ile ;
20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30.07.2009 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan (Yeni … İnş. Taah. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. ve… Gayrimenkul Geliştirme Yat. İnş. A.Ş. ve … ve …) tahsili ile davacı vefat eden sigortalı …’ün eşi …’e ödenmesine,

10.000,00TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30/07/2009 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacı vefat eden sigortalı Kenan Yücetürk’ün çocuğu …’e ödenmesine,

10.000,00TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30/07/2009 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan (Yeni … İnş. Taah. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. ve… Gayrimenkul Geliştirme Yat. İnş. A.Ş. ve … ve …) tahsili ile davacı vefat eden sigortalı …’ün çocuğu …’e ödenmesine,

10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 30.07.2009 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan (Yeni … İnş. Taah. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. ve… Gayrimenkul Geliştirme Yat. İnş. A.Ş. ve … ve …) tahsili ile davacı vefat eden sigortalı …’ün çocuğu …’e ödenmesine,
” şeklinde karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar Yeni … İnş. Taah. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti., …, … vekilleri istinaf isteminde bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı … İnşaat şirketi vekili sunmuş olduğu istinaf dilekçesi ile davacıların iflas masasına alacaklarını yazdırmadıklarını, tazminat davası açılmış olsa da davacının müflis Yeni …şirketi hakkında iflas kararı verildiği tarih olan 11.11.2014 itibariyle müflis açısından kayıt kabul davasına dönüştüğünü beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı … vekili sunmuş olduğu istinaf dilekçesi ile müvekkili davalının şantiye müdürü olduğunu, müvekkili davalının fiili olarak görevi işverence aldığı talimatları yerine getirdiğini, gerekli bütün özeni gösterip alınması gereken her türlü önlemi aldığını, müvekkili davalının fiili olarak şantiye alanında çalışmadığını, görevinin idari olduğunu, bilirkişi raporu ile %1 oranında kusurunun bulunduğunu, müteveffanın ise %25 oranında kusurlu bulunduğunu, gerek hesap bilirkişisi gerekse iş güvenliği uzmanlarınca hazırlanan raporların objektiflikten uzak, eksik incelemeye dayalı olup usul ve yasaya aykırı olduğunu, 26.10.2015 tarihli bilirkişi heyet raporunda “ceza yargılamasında kusurlu görülen kişilerin hukuk davasında hiç kusursuz sayılamayacağı göz önüne alındığında, bu kişilere belli oranda kusur verilmesi zorunluluktur” ifadeleriyle ceza yargılamasına atıfta bulunulmuşsa da bu hususun bilirkişilerce takdir edilecek bir husus olmadığını, Mahkemenin bile açık kanun hükmü gereği ceza mahkemesi kararı ile bağlı olmadığı durumda bilirkişi heyetince ceza yargılaması esas alınarak rapor tesis edilmesinin açıkça hukuka aykırı olduğunu, müvekkili davalının kusur oranının %1 olarak tespit edilmiş olduğu halde müvekkilin tüm alacaktan müşterek müteselsil sorumlu tutulmasının ve tüm alacağın kendisinden talep edilebilmesinin hakkaniyetle bağdaşmadığını özet olarak beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı … vekili sunmuş olduğu istinaf dilekçesi ile müvekkili davalının sorumluluğunun bulunmadığını, davalının inşaat sahasında bizzat görevli bir mühendisten çok, diğer davalı … firması bünyesinde masa başında, teknik konulara ilişkin çalışmalar gerçekleştirdiğini, müteveffa sigortalının diğer davalı … firmasının sorumluluğu altında çalıştığını, kazanın meydana geldiği şantiye alanının tek sorumlusunun… İnşaat olup inşaat alanında gerekli tahkikatı yürüterek işçilerin güvenliğinden mesul olan firmanın yine diğer davalı … firması ile birlikte… İnşaat’ın olduğunu, diğer davalılar … Şirketi, Yeni … Şirketi ve … arasında yazışmalar yapıldığını, buna göre davalı …’ın sadece iş ve işçi güvenliği sorumlusu olarak atanmadığını, inşaat sahasında alınması gereken tüm güvenlik hususlarını temin etmekle görevlendirildiğini, davalının işveren vekili olmayıp herhangi bir imza yetkisinin bulunmadığını, müvekkili davalının kusurlu kabul edilmesinin, vicdana ve hukuka olan inanca yaraşmadığını, meydana gelen vahim kaza nedeniyle müvekkili davalının %1 değil, hiçbir kusurunun bulunmadığını, müvekkili davalının kusuru bulunmadığından manevi tazminata mahkum edilmesinin de hatalı olduğunu özet olarak beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile
“1.1. Davacılar murisinin 30.07.2009 tarihinde uğradığı iş kazası sonucunda vefat ettiği anlaşılmaktadır.

1.2. İlk derece mahkemesi tarafından, kazanın oluşumunda davalıların kusurunun olup olmadığı varsa oranın belirlenmesi yönünden sunulan 24.05.2011 havale tarihli kusur bilirkişi raporunda;olayın 506 sayılı yasanın 11. Maddesine göre iş kazası olduğu, davalı işveren müessesesinin ( … İnş. Taah. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti.) %75 oranında kusurlu olduğunu, (ancak bu kusurun %2’sinin davalı şantiye müdürü …’dan %3’ünün davalı saha Mühendisi …’dan kaynaklandığı veya bunlara ait bulunduğu, kalan %70 oranındaki kusurdan ise davalı işveren Yeni … İnşaat Taah. İth. İth. San. Tic. Ltd. Şti’nin direkt sorumlu olduğu, kazalı Kenan Yücetürk’ün ise %25 oranında kusurlu olduğu, sunulan 26/10/2015 tarihli kusur ek bilirkişi raporunda:

“A) Davalı Alt İşveren …İnşaat. Taah. İth. İhr. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin olayda toplam %50 oranında kusurlu olduğu, bu kusurun %1 inin davalı …’a %1’inin de davalı …’a ait olduğu,

B) Asıl İşveren … Adi ortaklığının olayda %25 oranında kusurlu olduğu, bununla birlikte Davalı.. inşaat Ltd. Şti’nin olaydan önce 15/01/2018 tarihinde adi ortaklıktan ayrıldığı hususunun değerlendirilmesi ve adi ortaklığın olay tarihindeki durumuna göre asıl işveren sıfatı altında sorumlu olan şirketlerin sayısının belirlenmesi yetkisinin sayın Mahkemenize ait olduğu,

C) Kazalı Kenan Yücetürk’ün olayda %25 oranında kusurlu olduğu hususundaki kanaatlerini” belirtmişlerdir.

1.3. … 2. İş mahkemesinin 01/07/2013 tarihli kusur bilirkişi raporunda; “
A) Olayın 5510 sayılı Yasa m.13’e göre iş kazası olduğunu, alt işveren… İnş. Taah. İth. İhr. San ve Tic. Ltd. Şti %50 oranında kusurludur. Rapor tarihinde davalılar … ve … hakkındaki ceza mahkemesi kesinleşmemiş olduğundan Yargıtay içtihatları doğrultusunda bu şahıslara kusur atfedilmemiştir. Buna karşın dava sürecinde anılan kararın kesinleşmesi halinde kusurun %48 kısmının davalı şirketi %1 kısmının ise (toplamda %50 olacak şekilde) ayrı ayrı bu şahıslara verilmesi gerekir.

B) Asıl İşveren…-…-… Adi Ortaklığı %25 oranında kusurludur, sigortalı işçi Kenan Yücetürk %25 oranında kusurludur” şeklinde belirtilmiştir.

1.4. Maddi tazminat istemi yönünden hükme esas alınan hesap bilirkişisi raporunun doğru tespitler içerdiği anlaşılmış, ilk derece mahkemesince bu rapor esas alınarak değerlendirme yapılmasında ve hüküm altına alınan tazminat miktarlarında isabetsizlik bulunmayıp, davalıların istinaflarında haklı olmadığı anlaşılmıştır.

1.5. Sonuç olarak; dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve davalılar vekillerince ileri sürülen istinaf sebepleri ile re’sen bakılacak kamu düzenini ilgilendiren hususlar dikkate alındığında, ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur” gerekçesine dayalı olarak;

2. “Davalılar Yeni … İnşaat vekilinin, … vekilinin, … vekilinin istinaf başvurularının 6100 Sayılı HMK’nun 353/1-b/1. bendi uyarınca ayrı ayrı esastan reddine,” karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar …, … vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalılar …, … vekilleri sunmuş oldukları temyiz dilekçeleri ile istinaf dilekçelerinde yer alan itirazlarını yinelemek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmişlerdir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, iş kazasında vefat eden sigortalının hak sahiplerinin maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,

2.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 417 inci maddesi, 5510 sayılı Kanun’un 13, 16 ve 20 inci maddeleri ile 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 4 üncü maddeleri

3. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 110, 362, 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddeleri hükümleridir.

3. Değerlendirme
1. Davalı … vekilinin manevi tazminata yönelik temyiz istemi yönünden,
Temyizen incelenen kararda, davacılar vekilinin davacı eş için 20.000 TL, davacı çocuklar için ayrı ayrı olmak üzere 10.000 TL manevi tazminat isteminde bulunduğu, Mahkemece manevi tazminat yönünden davanın kabulüne hükmedildiği anlaşılmakla tazminat hükmünün Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 78.630,00 TL’nin altında kaldığı anlaşıldığından davalı … vekilinin bu kısma yönelik temyiz itirazlarının aşağıdaki şekilde reddine karar verilmiştir.

2. Davalılar …, … vekillerinin maddi tazminata yönelik temyiz istemleri yönünden,

2.1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekilleri tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı … vekilinin davacılar lehine hükmedilen manevi tazminata yönelik temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

2.Davalılar …, … vekillerinin davacılar lehine hükmedilen maddi tazminata yönelik temyiz istemleri yönünden Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.