Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2022/13734 E. 2022/16419 K. 21.12.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/13734
KARAR NO : 2022/16419
KARAR TARİHİ : 21.12.2022

Bölge Adliye
Mahkemesi : … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
No :

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine,… Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
… Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili, davacının 24.08.2016 ile 01.01.2019 tarihleri arasında davalı işveren yanında geçen ve Kuruma bildirilmeyen hizmetlerinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II- CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının sıvacı olduğunu ve inşaat projelerinde sadece inşaatların kaba sıvası işlerinde çalıştırıldığını, davacının, kendisi gibi dört aile ferdi ile inşaatların kaba sıvasını yaptığını, bu beş kişilik ekibin topluca bir proje sahasına giriş oradaki kaba sıva işlerini yapıp proje sahasından ayrıldığını, ayrıldıktan sonra proje alanına kaba sıvadan sonraki işlemleri uygulayan işçilerin geldiğini, davacının, müvekkili şirkete ait inşaat projelerinde sadece kaba sıva dönemlerinde gelip çalıştığını, bitiminde başka şirketlere ait projelerde çalıştığını, davacının SGK sicil kaydından da anlaşıldığı üzere 24/08/2016 Tarihli 6 Daire 2 Çatı olmak üzere toplam 8 dairelik projede toplam 12 gün çalıştığını, 21/08/2017 Tarihli 11 … yapımında toplam 35 gün çalıştığını, 15/01/2018 Tarihli 10 … toplam 84 gün çalıştığını, davacının çalışma alanlarındaki iş yükü ve çalışma günlerine bakıldığında ortalama dairenin kaba sıva çalışma süresinin 2-3 gün sürdüğü, bu kapsamda davacı tarafın bulunduğu aile ekibinin inşaat projesinde kaba inşaat işleri müddeti boyunca sadece kaba sıva işleri yönünden çalışmakta olduğu, kaba inşaat işleri bittiğinde başka firmalara ait projelerde çalıştığını, zaten bir inşaat projesinde başlangıçtan sonuna kadar bir işçinin o projede çalışmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek; davanın reddini talep etmiştir.
III- MAHKEME KARARI
A- İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece, davanın reddine dair karar verilmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde, lehe dinlenen tanık anlatımlarının davacının kardeşleri ve işverene karşı alacak davalarının olması nedeniyle itibar edilmediği, inşaat işlerinin gereğince inşaatta çalışan işçinin durumunu bilemeyeceği vs. sebeplerle komşu işyeri araştırmasının yapılmadığı, davalı şirket hizmet dökümünden görüleceği üzere anormal şekilde az sayıda çalışma bildirdiği, çoğu tanığın davacının davalı şirkette çalıştığını beyan ettiği, sektör gereği bazı konular muallak kalsa da hayatın olağan akışında yapılan işin bu kadar kısa sürede bitmeyeceğini belirtmiştir.
B- BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ
Davacı, istinaf dilekçesi ile aynı gerekçelerle, kararı temyiz etmiştir.
IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
Dava, 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayılı Kanun’un m. 86/9. maddesi uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır.
Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re’sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
Tanık beyanları değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren, işçi ve işyeriyle ilişkileri düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmeli, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça bordrolu, komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar da dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
Somut olayda, Mahkemece verilen karar eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır. Eldeki davada, davacının sıvacı olarak davalıya ait birden fazla işyerinde çalıştığı, bir kısım çalışmaların da kuruma bildirildiği; tanık beyanlarından da iş bu çalışmanın süreklilik arz etmediği açıktır. Ancak davacının bu işyerinden bildirilen sürelerinin tam olarak bildirilip bildirilmediği hususu gerektiği gibi araştırılmamıştır. Bu kapsamda Mahkemece yapılması gereken iş, davalıya ait bildirim yapılan bu işyerlerinden tüm dönem bordrolarına göre tespit edilecek bordro tanıkları kendi dönemleri ve hangi sicilli işyerinde çalıştıkları da belirlenmek suretiyle, davacının hangi inşaatta ne kadar süre çalıştığı tereddütsüz tespit edilerek; elde edilecek deliller ışığında varılacak sonuca göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı kaldırılarak; ilk derece mahkemesince verilen karar bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, … Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1. maddesi gereği kaldırılarak, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 21.12.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.