Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2022/1345 E. 2022/10355 K. 13.09.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1345
KARAR NO : 2022/10355
KARAR TARİHİ : 13.09.2022

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, iş kazasından sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, (kapatılan) 21. Hukuk Dairesi’nin bozma kararına uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ve davalı avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1- Dosyadaki yazılara, bozmaya uymakla taraflar lehine oluşan usuli kazanılmış haklara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplerle, temyiz kapsam ve nedenlerine göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2- 6100 sayılı HMK nun “yargılama giderlerinin kapsamı” başlığını taşıyan 323. maddesinde yargılama giderlerinin hangi kalemleri kapsadığı tek tek sayılmış, “yargılama giderlerinden sorumluluk” başlığını taşıyan 326. maddede “kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği,” “yargılama giderlerine hükmedilmesi” başlığını taşıyan 332. maddesinde ise; “yargılama giderlerine, mahkemece resen hükmedileceği, yargılama gideri, tutarı, hangi tarafa ve hangi oranda yükletildiği ve dökümün hüküm altında gösterileceği,” hüküm altına alınmıştır.
Öte yandan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/3.maddesinde “Maddi tazminat istemli davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına bu tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez.” düzenlemesi, 13/4.maddesinde “Maddi tazminat istemli davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücreti, bu tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunur.” yer almaktadır
Somut olayda, davacı vekilinin asıl dava dosyasında ıslah dilekçesiyle beraber müvekkili lehine sürekli iş göremezlik nedeniyle 596.306,76 TL, bakıcı gideri olarak 501.785,89 TL maddi tazminat talebinde bulunduğu, birleşen dava dosyasında ise sürekli iş göremezlik tazminatına ek olarak 200.000,00 TL maddi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak verilen iş bu temyize konu son kararda asıl davada sürekli iş göremezlik isteminin kısmen kabul edilerek 372.483,67 TL’nin, bakıcı giderinden ise aile içi bakım dayanışması nedeniyle hakkaniyet indirimi yapılarak 326.160,82 TL’nin hüküm altına alınarak toplam 698.644,49 TL maddi tazminata hükmedilirken birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece asıl davada davacı lehine kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden vekalet ücretine hükmedilmişken, asıl davada kısmen, birleşen davada ise tamamen reddolan kısım üzerinde davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmediği, asıl davada gerekçe olarak da maddi tazminattan hakkaniyet indirimi yapılmış olmasına işaret edildiği, yine yargılama giderinde de kabul ve ret oranına göre yargılama giderinin pay edilmesi gerekirken davacı yargılama giderinin tamamının davalıdan tahsiline karar verildiği halde, davalı tarafından yapılan yargılama giderinin reddolan kısım gözetilerek davacıdan tahsiline karar verilmediği anlaşılmaktadır.
Bu açıklamalar doğrultusunda mahkemece, bakıcı giderinden hakkaniyet indirimi yapılması nedeniyle reddolan kısım üzerinden davalı lehine ret vekalet ücreti takdir edilmemesi yerinde ise de, sürekli iş göremezlik tazminat istemiyle ilgili olarak asıl davada kısmen, birleşen davada ise tamamen reddolan kısım üzerinden davalı lehine ret vekalet ücreti takdir edilmemesi, yine davanın kısmen kabul ve reddine karar verilmiş olmasına karşın, davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kabul ve ret oranında taraflar arasında paylaştırılmaması, aynı şekilde davalı tarafından yapılan yargılama giderinin de kabul ve ret oranında taraflar arasında paylaştırılarak hüküm altına alınmaması hatalı olmuştur.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesi bozma nedenidir.
O halde davalı vekilinin bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilerek ilk derece mahkemesi hükmü bozulmalıdır.
Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 6100 sayılı Kanunun Geçici 3. maddesi dikkate alınarak 1086 sayılı Kanunun 438. maddesi gereğince düzelterek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Karabük İş Mahkemesinin 10.11.2021 tarih ve 2021/120 E- 2021/382 K sayılı kararın:
a)Hüküm fıkrasının 8 nolu bendinin silinerek yerine:
“8- Davacının bakıcı gideri istemi üzerinden hakkaniyet indirimi yapılması nedeniyle bu istemin reddolan kısmı üzerinden davalı lehine vekalet ücreti takdir edilemeyecek olması gözetilmekle beraber, sürekli iş göremezliğe uğraması nedeniyle talepte bulunduğu maddi tazminattan kısmen reddolan kısım dikkate alınarak 24.117,61 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine” rakam ve sözcükleri yazılmak,
b) Hüküm fıkrasının 9 nolu bendinin silinerek yerine:
“9- Davacı tarafça bozma öncesi ve sonrasında yapılan toplam 3.064,25 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranı gözetilerek 1.913,93 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına” rakam ve sözcükleri yazılmak,
c) Hüküm fıkrasının 10 nolu bendinin silinerek yerine:
“10-Davalı tarafça bozma öncesi ve sonrasında yapılan toplam 785,90 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranı gözetilerek 295,02 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına” rakam ve sözcükleri yazılmak
d) Hüküm fıkrasının 13 nolu bendinin silinerek yerine:
“13-a)Davalı tarafça yapılan masraf bulunmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
b) Birleşen davanın reddi nedeniyle karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 13/4.maddesi gereğince 4.080 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” rakam ve sözcüklerinin yazılmak suretiyle hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, davacıdan tahsil edilen harcın mahsubuyla başkaca harç tahsiline yer olmadığına, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 13.09.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.