YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/12715
KARAR NO : 2022/14763
KARAR TARİHİ : 23.11.2022
Mahkemesi :İş Mahkemesi
No :
Dava, meydana gelen olayın iş kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma kararı öncesi davanın kabulüne dair karar verilmiş, hükmün davalı Kurum vekilince temyiz edilmesi üzerine, dairemizce karar bozulmuş olup; bozma kararı sonrası, davanın davalılar Kurum, … ve …’a yönelik davanın kabulüne; davalı … hakkında açılan davanın reddine dair karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ve davalı Kurum vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Dava, davacının 22/07/2010 tarihinde meydana gelen kazanın, iş kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamı öncesi davanın kabulüne karar verilmiş, iş bu karar davalı kurum tarafından temyiz edilmiş; dairemizce, 23.06.2021 tarih ve 2020/11857 esas, 2021/8893 karar sayılı ilamla, “……Eldeki davada, yapılan araştırma karar vermeye elverişli olmamakla; iş kazası olduğu iddia edilen kazanın meydana geldiği inşaat işyerinin Kurum’da bulunan işyeri sicil dosyası celp edilerek, işyerinin kim adına tescil edildiği ve bu bağlamda işverenin kim olduğu tespit edildikten sonra, davalı … ile aralarında asıl işveren, alt işveren ilişkisi olup olmadığı araştırılarak, sonuca göre karar verilmesi gerekirken; bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir…” şeklinde bozulmuş, bozma ilamı sonrası mahkemece; 22/07/2010 tarihinde meydana gelen kazanın davalı …, …, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı yönünden iş kazası olduğunun tespitine, davalı …’ın dava konusu kazada asıl işveren olmadığı, sorumluluğu bulunmadığından, … yönünden açılan davanın reddine, 22/07/2010 tarihinde meydana gelen kazanın davalı …, …, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı yönünden iş kazası olduğunun tespitine, dair karar verilmiştir.
Davaya konu olan ve tespiti istenen “iş kazası” mevzuatımızda 506 sayılı Kanunun 11-A ve 5510 sayılı Kanunun 13. maddesi ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, her iki kanunda da iş kazası tanımlanmamış, kazanın hangi hal ve durumlarda iş kazası sayılacağı yer ve zaman koşulları ile sınırlandırılarak belirlenmiştir.Kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5510 sayılı Kanunun 13. maddesinin birinci fıkrasında iş kazası, a- Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada, b-(Değişik bend: 17.04.2008-5754 S.K./8.mad) İşveren tarafından yürütülmekte olan iş nedeniyle sigortalı kendi adına ve hesabına bağımsız çalışıyorsa yürütmekte olduğu iş nedeniyle, c-Bir işverene bağlı olarak çalışan sigortalının, görevli olarak işyeri dışında başka bir yere gönderilmesi nedeniyle asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,d-(Değişik bend:17.04.2008-5754 S.K./8.mad) Bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki emziren kadın sigortalının, iş mevzuatı gereğince çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,
e-Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında, meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen özüre uğratan olaydır.” şeklinde tanımlanmıştır.
Mahkemece, bozma ilamına uyulmuş ise de, bozma gereği tam olarak yerine getirilmemiştir.
Eldeki davada, davacının iş kazası geçirdiği inşaat işyeri olup kimin adına tescilli olduğuna ilişkin yapılan araştırma yetersizdir. Bu kapsamda, kazanın geçirildiği inşaatın adresi yazılmak suretiyle, işyeri sicil dosyası celp edilerek; işyeri kimin adına kayıtlı ise işveren belirlenmeli; bu kapsamda husumet yöneltilmesine ilişkin yeni bir durum doğarsa usule ilişkin eksiklik giderilerek; sonucuna göre karar verilmelidir.
O halde, davacı ve davalı Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.11.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.