Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2022/10436 E. 2022/12325 K. 12.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/10436
KARAR NO : 2022/12325
KARAR TARİHİ : 12.10.2022

Bölge Adliye
Mahkemesi : … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
No :

Dava, meslek hastalığına dayalı hak sahibinin maddi zararının giderilmesi istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı, davacı vekilinin istinafa başvurması üzerine, … Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesince istinaf isteminin esastan reddine dair karar verilmiştir.
… Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesince verilen karar davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I- İSTEM:
Davacı vekili; müvekkilinin, babası olan murisi … …’nın meslek hastalığı sonucu vefat ettiğini, davalı işverenin murisin meslek hastalığına yakalanmasında kusurlu olduğunu, murisin ölümü nedeniyle manen olduğu kadar madden de zarara uğradığını belirterek 1 TL maddi tazminatın ölüm tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II- CEVAP:
Davalı vekili; olayda müvekkilinin kusuru olmadığını, davacının murisinin ölümünün meslek hastalığına bağlı olmadığını belirterek haksız ve yersiz davanın reddini talep etmiştir.
III- MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk derece mahkemesince “…Mahkememizce yapılan yargılama, getirtilen belgeler, Bölge Adliye Mahkemesi ilamı, Kocatepe … kararı, Adli Tıp raporu ve Adli Tıp 3. Üst Kurulu raporu, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacı murisinin ölümünün meslek hastalığına bağlı olmadığı, kişinin ölümü ile meslek hastalığı arasında illiyet bağı bulunmadığı, ölüm olayında meslek hastalığının etkisi ve katkısı bulunmadığı…” gerekçesiyle “davanın reddine” karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesi kararında, davacı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca, esastan reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Hükme esas alınan Adli Tıp raporunun tıbbi yeterliliği bulunmadığı, hükme esas alınabilecek nitelikte olmadığı, raporu düzenleyen 1.Adli Tıp İhtisas Kurulunda serebrovasküler hastalıklar konusunda yani beyin ve damar hastalıkları konusunda uzman bulunmadığı halde ölümün bu hastalık sonucu olduğu kanaatine varıldığını,murisin ölüm sebebinin serebrovasküler hastalık (beyin ve damar hastalıkları) ve komplikasyonları olarak tespit edilmiş ise de sigortalıda gelişen solunum yetmezliğinin sebebinin bu hastalık olamayacağını,ancak kurulda bu konuya açıklık getirecek bir uzamanın bulunmadığı,sigortalının tüm tedavileri göğüs hastalıkları ve solunum yetmezliğine bağlı olduğu ve son dönem gelişen tüm hastalıkların sebebinin buna bağlı olduğunu, belirterek uzman katılımı sağlanmadan alınan raporla ölümünün ölüm tutanağında tespit edilen başka bir sebebe dayandırılması suretiyle müvekkilimizin adil yargılanma hakkı ihlal edildiğinden bahisle kararın temyizen bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
Dava, yaşamını yitiren sigortalının hak sahibi konumundaki eşinin davalı … Karadon müessessinde çalışırken tutulduğu meslek hastalığı sonucu 08.11.2011 tarihinde vefat ettiğinden bahisle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 1 TL tutarında maddi tazminatın davalıdan tahsili talebine yönelik olup dosyadaki kayıt ve belgelerden,murisin sağlığındaki son mesleki malüliyet oranının % 13 olarak belirlendiği, Kocatepe SGM’since düzenlenen 31/05/2013 tarihli kararla davacı murisinin ölümünün meslek hastalığı sonucu olmadığına karar verildiği, , sigortalının hak sahiplerince karara itiraz üzerine Yüksek Sağlık Kuruluna gönderildiği, Yüksek Sağlık Kurulunca düzenlenen 22/01/2016 tarihli raporda mevcut belgelere göre, davacı murisinin ölümünün meslek hastalığı sonucu olmadığına karar verildiği,davacı vekilinin itirazı üzerine Adli Tıp 1.İhtisas Kurulu Başkanlığınca tanzim olunan 31/05/2017 tarihli raporunda mevcut bulgular ile kişinin ölümünün serebrovasküler hastalık ve gelişen komplikasyonları sonucu meydana geldiği, ölümün meslek hastalığına bağlı olmadığı, kendisinde mevcut pnömokonyoz meslek hastalığı ile ölümü arasında illiyet bağı bulunmadığına karar verildiği, davacının itirazı üzerine dosyanın ATK 3. Üst Kuruluna gönderildiği, ATK 3. Üst Kurulunca tanzim olunan 23/01/2020 tarihli raporda davacı murisinin ölümünün meslek hastalığına bağlı olmadığı, kendisinde mevcut pnömokonyoz meslek hastalığı ile ölümü arasında illiyet bağ bulunmadığına karar verildiği ve Mahkemece, kişinin ölümü ile meslek hastalığı arasında illiyet bağı bulunmadığı, ölüm olayında meslek hastalığının etkisi ve katkısı bulunmadığı sonucuna göre karar verildiği anlaşılmaktadır.
5510 sayılı Yasanın 20. maddesi 3. fıkrasında; “İş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünü %50 oranının altında kaybetmesi nedeniyle sürekli iş göremezlik geliri bağlanmış iken ölenlerin, ölümün iş kazası veya meslek hastalığına bağlı olmaması halinde sigortalının almakta olduğu sürekli iş göremezlik geliri 34. madde hükümlerine göre hak sahiplerine gelir olarak bağlanır” hükmü bulunmaktadır.
Yukarıda anılan düzenleme değerlendirildiğinde, Mahkemece,vefat eden sigortalının hak sahibi davacıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanması talebi için … Kurumuna başvurması için süre verilmeli, Kurum tarafından talebin reddi halinde ise Kurum ve işverenliğe karşı söz konusu talebe ilişkin dava açmak üzere süre verilip sonucuna göre maddi tazminat talebi hususunda bir karar verilmesi gerekmektedir.
O hâlde, davacı vekilinin bu aşamada temyiz itirazlarının sair yönleri incelenmeksizin, bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve AnkaraBölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 12/10/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.