YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/5652
KARAR NO : 2023/1354
KARAR TARİHİ : 17.02.2023
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/2589 E., 2021/621 K.
….
…
KARAR : Esastan red
İLK DERECE MAHKEMESİ : Tokat 1. İş Mahkemesi
SAYISI : 2018/387 E., 2019/246 K.
Taraflar arasındaki eksik hesaplanarak ödendiği iddiası ile yaşlılık aylığı miktarının yeniden belirlenmesi ve fark aylıkların davalı Kurumdan tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine dair karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf isteminin esastan reddine dair karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2926 sayılı Kanun kapsamında 01.05.1996 tarihinden geçerli olmak üzere kuruma kayıt ve tescil yaptırmak suretiyle 2926 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olduğunu ve primlerini 2926 sayılı Kanun kapsamında 30.09.2008 tarihine kadar yatırmış olup 01.10.2008 tarihinde 5510 sayılı Kanun ile 2926 sayılı Kanun’un yürürlükten kaldırılması sonucu 5510 sayılı Kanun’un geçici 7 nci maddesi kapsamında 5510 sayılı Kanun’nun 4 üncü maddesinin (b) bendi 4 üncü nolu alt bendi kapsamında 01.10.2008 ile 17.07.2018 tarihleri arasında 5510 sayılı Kanun’un geçici 16 ncı maddesi kapsamında primlerini yatırdığını, davalı kurumun müvekkilinin 01.10.2008 ile 17.07.2018 arası sigorta primine ilişkin intibak yapıldığını, ancak 1479 sayılı Kanun’un 21 inci maddesinde belirtildiği gibi Kanunun yürürlük tarihinden önceki 30.09.2008 dönemlerine ilişkin intibak yapılmadığını, ilgili Kanun
maddesinin uygulanmadığını ve kısmen uygulandığından dolayı iş bu davayı açtıklarını belirterek müvekkilinin 01.04.1995 ile 30.09.2008 tarihleri arası davalı kurumca intibakının yapılmasına karar verilmesi ile intibaktan doğacak olan prim farkının müvekkilden defaten nakit olarak tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı hakkında kendisince yapılan işlemlerin yasaya ve hukuka uygun olduğunu aylığında herhangi bir hatanın bulunmadığını, zamanaşımı, hak düşürücü süre, derdestlik, husumet, görev ve yetki itirazında bulunduklarını, davacının talebi ile ilgili Kurumun yaptığı işlemin doğru olduğunu, herhangi bir eksiklik bulunmadığını bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya incelendiğinde 5510 sayılı Kanun’un geçici 16 ıncı maddesinin 01.10.2008 tarihinden önceki sigortalılık dönemine ait prim hesaplamasında uygulanamayacağı, bu nedenle davacının dava konusu 01.10.2008 tarihinden önceki 01.04.1995 ile 30.09.2008 tarihleri arasındaki tarım Bağ-Kur sigortalılık süresine de uygulanmayacağı, netice itibari ile 01.10.2008 tarihinden itibaren 15 gün üzerinden başlanılarak takip eden her yıl için bir puan artırılmak sureti ile intibak yapılmasının mümkün olmadığı, davalı kurum işleminde yasaya aykırılık bulunmadığı kanaati ile 30.05.2019 havale tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın reddine dair karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
İstinaf başvurusunda bulunan davacı vekili, usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne dair karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava; davacının 01.04.1995 ile 30.09.2008 tarihleri arasındaki sigortalılık süresine 5510 sayılı Kanun’un geçici 16 ncı maddesi hükmü gereğince 2008 yılı için 15 gün üzerinden prim tahakkuku yapılarak 30 gün hizmet verilip verilemeyeceği ve takip eden her yıl bir gün ilave edilerek 15 yılda intibak yapma işleminin 01.04.1995 ile 30.09.2008 tarihleri arasındaki tarım Bağ-Kur hizmet süresine uygulanıp uyguşlanamayacağına ilişkindir.
Dosyadaki yazılara,hükmün dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere, bu delillerin takdirinde isabetsizlik görülmemesine ve özellikle davaya konu edilen 01.05.1995-30.09.2008 tarihleri arasındaki tarım bağkur sigortalılığı süresinin 5510 sayılı Kanunun geçici 16 ncı maddesi kapsamında 2008 yılı için 15 gün üzerinden prim tahakkuku yapılarak 30 gün hizmet verilmesi yönündeki düzenlemenin 01.10.2008 tarihinden önceki sigortalılık dönemine ait prim hesaplamasına uygulanamayacağının anlaşılmasına göre, usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılan hükme yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK ‘nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine dair karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili kurum işlemlerinde hata olduğunu, 2926 sayılı kanuna tabii sigortalılar 4956 sayılı kanun gereği 01.01.2005 tarihinden geçerli olarak Ödeyecekleri primler 1479 sayılı Kanun kapsamına alınmış fakat çeşitli kanunlarla intibak işlemi ertelenmiş olmakla, en son 5724 sayılı Kanunla 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 01.10.2008 tarihi itibarı ile intibakının yapılacağı hüküm altına alınmış; 5510 sayılı Kanun yürürlüğe girmesi ile 5510/106/2 ile 1479 sayılı Kanun 106/4 madde ile de 2926 sayılı kanun Yürürlükten kaldırılmış ise de bu kanunlara tabii sigortalılıkları 5510 sayılı Kanun’un Geçici 7 nci maddesi ile hak ve yükümlülükleri devam ettirilmiş olup bu bağlamda 5510 sayılı kanunun 4 üncü maddesinin 1 inci fıkrası ile 1479/2926 sayılı Kanuna tabii sigortalılar bu madde kapsamında sigortalılıkları devam ettirilmekte olduğu gibi 5510 sayılı Kanun’un Geçici 16 ncı maddesi ile 2926 sayılı Kanuna tabii sigortalıların intibakı 01.10.2008 tarihinden sonraki hizmetlere ilişkin yapılmıştır. Ancak bizim talebimiz dava dilekçemizden de anlaşılacağı üzere 5510 sayılı Kanunun önceki sürelere ilişkindir. (Geçici Madde 21 – (Ek: 24/7/2003-4956/47 md.) Bu Kanunun yürürlük tarihinden önce 17.10.1983 tarihli ve 2926 sayılı Kanuna göre sigortalı olanlar; 02.09.1971 tarihli ve 1479 sayılı Kanunun 50 nci maddesine göre sigortalıların ödeyecekleri primler ve bağlanacak aylıklarının hesabında uygulanan gelir basamaklarından en yakın gelir basamağına intibak ettirilirler. Buna ilişkin usul ve esaslar Kurumca belirlenir.) Yani Geçici 21 inci madde de belirtildiği gibi 4956 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden önceki süreleri kast etmektedir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacıya bağlanan aylığın eksik ödenip ödenmediği hususuna ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 5510 sayılı Kanun’un geçici 2 nci maddesi hükümleridir.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre ve özellikle davacının aylığından yapılan kömür kesintilerinin davalı Kurum uhdesinde kalmadığının anlaşılması karşısında, usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
17.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
…