Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2021/13338 E. 2022/5196 K. 07.04.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/13338
KARAR NO : 2022/5196
KARAR TARİHİ : 07.04.2022

Bölge Adliye
Mahkemesi : … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
No : 2021/1004-2021/1242
İlk Derece
Mahkemesi : Pazar (…) 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

Dava, hizmet tespiti istemlerine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, … Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
… Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili, davacının davalı Okul İdaresinde 01.02.2000 tarihinden itibaren 2011 yılının 1.ayına kadar geçen hizmetinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II-CEVAP
Davalı Milli Eğitim Bakanlığı ve davalı Kurum vekilleri, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
III-MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine, karar verilmiştir.

IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesi ile duruşmalarda dinlenen tanık beyanları ve dosya arasına alınan kayıt ve belgelerden davacının çalışmalarının doğrulandığı, taraflı tanık beyanlarına itibar edilmemesi gerektiği, yargılama aşamasında aldırılan bilirkişi raporlarının eksik ve çelişki olduğu özet olarak belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak eksik inceleme ve araştırma neticesi kurulan İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
Hizmet tespiti davalarının amacı, hizmetlerin karşılığı olan sosyal güvenlik haklarının korunmasıdır. Hizmet akdine dayalı çalışma olgusunun ispatında delil sınırlandırması yoksa da davacının Kurum sicil dosyası, işyeri özlük dosyası temin edilip işyerinin Kanunun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlendikten sonra iddia edilen çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihleri, hangi işyerinde ne iş yapıldığı, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliği, prime esas kazanca tabi ücretin ne olduğu, çalışmanın sürekli, kesintili, mevsimlik olup olmadığı eksiksiz bir şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır.
Taraf tanıklarının sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmeli, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
Eldeki dava dosyasında; davacının çalışmalarına ilişkin olarak 17.11.2008-23.06.2009 ve 01.10.2009-17.06.2010, 02.10.2010-28.01.2011 tarihleri arasında davalı … sicil no lu Okul Aile Birliği işyerince Kuruma 30 tam gün üzerinden hizmet bildirildiği, davalı Milli Eğitim Bakanlığınca davalı Okul idaresinde yapılan denetimlere ilişkin raporlar ile yargılama esnasında alınan bilirkişi raporlarının dosyaya sunulduğu, duruşmalarda davacı, davalı tanıkları ile öğretmen, müfettiş de olan kamu tanıklarının dinlendiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda; duruşmalarda dinlenen bir kısım kamu tanıklarının davacıyı okulda çalışırken gördükleri şeklindeki beyanları karşısında tanık beyanları arasında oluşan çelişki giderilmeksizin, ihtilaf konusu dönemi kapsayan okul aile birliği karar defteri getirtilmeksizin yazılı şekilde sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Mahkemece yapılması gereken iş, açılan hizmet tespiti davasının kamu düzenine ilişkin niteliği gereği ve tanık beyanları arasındaki çelişkiyi gidermek bakımından ihtilaf konusu dönemi kapsayan Okul Aile Birliği karar defteri getirtilerek içeriği denetlenmeli, bu kayıtlardan tespit edilen dernek başkanı ve üyeler, çalıştığı bildirilen idareci ve öğretmenlerden re’sen seçilecek kişiler ile teftiş tutanağında adı geçen ve duruşmalarda dinlenilmediği tespit edilen kişilerin duruşmalarda tanık olarak beyanlarına başvurulmalı, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek gerçek çalışma olgusu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı olarak ortaya koyulduktan sonra sonucuna göre bir karar verilmelidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve … Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: … Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen İlk Derece Mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 07/04/2022 oybirliğiyle karar verildi.