Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2021/13097 E. 2022/8242 K. 31.05.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/13097
KARAR NO : 2022/8242
KARAR TARİHİ : 31.05.2022

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, iş kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve davalı vekili tarafından duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek, işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 24/05/2022 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmiştir. Duruşma günü duruşmalı temyiz eden davalı adına Av. … ile davacılar adına Av. … geldiler. Duruşmaya başlanarak, hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı günde Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden davacılar murisinin olay tarihinde Irak‘da bulunan şantiyede çalışmakta iken, kaza tespit tutanağına göre, şantiyenin elektrik tesisatını incelediği sırada konteynerin altındaki kabloyu eliyle tuttuğunda elektrik akımına kapılıp vefat ettiği, müteveffanın sigortalı hizmet bildiriminin ve sonrasına iş kazası bildiriminin dava dışı … Ltd. Merkezi Irak Türk. … Şubesi tarafından yapıldığı, SGK tarafından yürütülen iş kazası tahkikatı nedeniyle düzenlenen inceleme raporunda müteveffanın işvereninin … Ltd. Merkezi Irak Türk. İst. Şubesi olduğu tespit edildikten sonra adı geçenin kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu yönünde görüş bildirildiği, dosya kapsamında yeminli çevirisi yeralan Al Huvair Polis Merkezi’nin tahkikat hakimliğine yazdığı 13/11/2012 tarihli yazıda murisin … inşaat şirketinde çalıştığının yazılı olduğu, Türkiye Cumhuriyeti Basra Başkonsolosluğu’nun 14/11/2012 tarihli cenaze nakil belgesinde cenazenin teslim edileceği kişi… (… İnşaat) olarak belirtildiği, kazanın meydana geldiği yerde inşaat mühendisi olarak çalışan …’ın Al Huvair Polis Merkezinde verdiği ifadesinin yeminli tercümesinde davacılar murisini hastaneye gönderdikten sonra kendisinin çalıştığı … İnşaat şirketi merkezinde kaldığını belirttiği, müteveffanın kazadan önceki 25/02/2011-25/05/2011 tarihleri arasında davalı şirketten sigortalı hizmet bildirimlerinin bulunduğu, bu tarihten sonraki ilk ve tek bildirimin dava dışı … Ltd. … Şubesi tarafından yapıldığı, dosya içerisinde bulunan … Ticaret Odası‘nın firma sicil bilgileri başlıklı evraklarından davalı … İnşaat şirketinin adresinin Şerifali Mah. Turcan Cad. No:55 Daire: 9 olduğu, dava dışı Dunia şirketi … Şubesi‘nin ise aynı adreste Daire 7 olarak faaliyet gösterdiği, dinlenen tanık beyanlarının hiçbirinin görgüye dayalı bilgilere dayanmadığı, davacı tanığı …’ün talimatla alınan ifadesinde “ben davalı işyerinde formendim ve davacılar murisini da işe ben aldırdım. İşyeri Basra Körfezinde inşaat yapılacaktı. Muris elektrik ustasıydı. İş kazası olduğunda ben Türkiye’deydim. İş kazasından önce ben işyerinden ayrılmıştım. Şantiyede çalışırken jeneratörde elektrik kaçağı varmış davacılar muriside elektrik çarpması sonucu vefaat etmiş…Hatta iş kazasından sonra şirketin genel müdürü ve personel müdürü, ölenin usta mı işçi mi olduğunu bana sordular” şeklinde beyanda bulunduğu, davacı tanığı Mehmet Aydın’ın davacı eşin abisi olduğu, davalı şirkette çalışması bulunmadığı, görgüye dayalı bilgisinin olmadığı, cenazeyi kendisine davalı şirketin muhasebecisi ile… isimli başka bir davalı çalışanının teslim ettiğini beyan ettiği, davacı tanığı …’nın „Ben …’nin taşeronu olan … Adana Enerji San ve Tic A.Ş.nin elamanı olarak Bağdat’ta 2011 – 2012 tarihleri arasında çalıştım. Davacının eşi … da çalışırken ben onun ustabaşı idim. Arkadaşlığımız devam ediyordu. Davacının eşi … Kasım 2012 tarihinde Basra’da … İnşaat ve Taahhüt Ltd. Şti.’de elektrikçi ustası olarak çalışmaya başladı. Bende aynı tarihlerde bağdatta davalı işyerinin taşeronu olan emta da o tarihlerde çalışıyordum. Davalı şirketin çalışanlarından davacının eşi olan … iş kazası geçirip vefat ettiğini duydum …’n Irak Basra ‘da elektrik teknisyeni olarak çalışıyordu. Kazayı görmedim.” şeklinde, davacı tanığı …’ın “Ben …’nin taşeronu olan … Adana Enerji San ve Tiç A.Ş. nin elamanı olarak Tikrik ve Bağdat’ta 2009 – 2012 tarihleri arasında elektrikci olarak çalıştım. …. Kasım 2012 de …’ın yine … inşaatın işçisi olarak giden arkadaşlarından duydum gittikten 2 gün sonra elektriğe çarpılarak vefat ettiğini …’ın ustabaşısı olan Vedat bey … ‘ın vefat ettiğini internetten bana yazmıştı. Öylece öğrendim. Kazayı görmedim.” şeklinde, Davacı yanığı …’ın “… ben en son 11 Kasım 2012 tarihinde Basra’ya yine Peker Mühendislik işçisi olarak Atatürk Hava Limanından uçakla gittim, … da aynı uçakta …’nin işçisi olarak Basra’ya gidiyordu, uçakta kendisi ile görüşmüştüm, yine elektrik ustası olarak orada çalışacağını söylüyordu, yurt dışına çıktığımı gösteren pasaport fotokopim yanımdadır, onu da sunuyorum, Ben uçaktan indikten sonra, Basra Valisinin evinde çalışmıştım, … ‘da …’nin şantiyesine gitti, Basra Hava Limanında kendisi ile vedalaştık, kendisini daha sonra görmedim, 13 Kasım 2014’de vefat ettiğini 1-1,5 ay sonra … isimli arkadaşından öğrendim. İş yerinde bir iş kazası geçirerek, elektrik çarpması nedeniyle vefat ettiğini duydum…” şeklinde, davalı tanığı Fatma Ubuz’un “Davacıları tanımam, ben Ocak 2004-Ocak 2013 tarihleri arasında davalı şirketin insan kaynakları bölümünde personel olarak çalıştım, Benim davalı şirkete karşı herhangibir davam yoktur, davacıların murisi …ise 25/02/2011-30/04/2012 tarihleri arasında davalı şirkette elektrikçi olarak çalıştı ve bu tarih itibari ile de çıkışını aldı, şirket Irak’ın bağdat şehrinde inşaat işleri yapmakta idi, davacıda bu inşat işinde çalıştı, ben kaza ile ilgili herhangi bir bilgi sahibi değilim, en son 600 dolar brüt maaşı vardı, işten çıkışı ile ilgili bütün haklarını almıştır, davacıların murisi bahsettiğim gibi şirkette 25/02/2011-30/04/2012 tarihleri arasında çalışmıştır, bundan sonraki tarihte de çalışıyor olsa idi kesinlikle bilebilirdim…“ şeklinde beyanda bulunduğu, Dairemiz’in 02/02/2021 tarih, 2020/7191 Esas, 2021/1056 Karar sayılı bozma ilamına mahkemece uyulmasından sonra davacılar murisinin kayden sigortalı gösterildiği dava dışı … Ltd. Merkezi Irak Türkiye … Şubesi ile davalı … İnşaat şirketi arasında organik bağ bulunduğu gerekçesi ile davalının hüküm altına alınan tazminatlardan sorumlu tutulduğu anlaşılmaktadır.
HMK m. 31 gereğince, Hâkim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir.
Belirtilen açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, dosya kapsamındaki Kurum tahkikat evrakları arasında yer alan … … şirketi ile dava dışı … Ltd. şirketleri arasında 19/04/2012 tarihinde akdedilmiş sözleşmenin Türkçe’ye çevirisi yapılıp, tarafların bu sözleşme hakkındaki beyanları alınmadan sonuca gidilmiş olması hatalı olmuştur.
Mahkemece yapılacak iş, anılan sözleşmenin Türkçe‘ye çevirisi yapılarak sözleşmeci şirketlerin davalı … İnşaat ve Taahhüt A.Ş. ve dava dışı … Ltd. Merkezi Irak Türkiye … Şubesi ile bağlantısı, sözleşmenin konusu ve kapsamının neye ilişkin olduğu noktasında tarafların beyanını almak, buradan hareketle davalı … İnşaat ve Taahhüt A.Ş. ile dava dışı … Ltd. Merkezi Irak Türkiye … Şubesi arasındaki hukuki ilişkiyi belirleyip nitelendirmek, gerektiği takdirde kusurun oran ve aidiyetini yeniden belirlemek, yeniden bilirkişi hesap raporu alınmasının gerekmesi halinde davacı tarafın hükmü temyiz etmemiş olması nedeniyle bilinen dönemin başlangıç ve bitiş tarihlerinin değiştirilmemesi gerektiğini, aynen hükme esas hesap raporundaki tarihlere göre hesaplama yapılması gerektiğini gözetip, diğer yönlerden oluşan usuli kazanılmış hakları da dikkate alarak çıkacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir.
O hâlde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, davalı avukatı yararına takdir edilen 3.815,00 TL duruşma avukatlık parasının davacılara yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 31/05/2022 gününde oybirliği ile karar verildi.