Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2021/12960 E. 2023/865 K. 06.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/12960
KARAR NO : 2023/865
KARAR TARİHİ : 06.02.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 50. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1552 E., 2021/155 K.
DAVACILAR :1-… 2-… 3- … 4-… 5- … vekilleri Avukat …
DAVALILAR : 1-… 2-… 3-… vekilleri Avukat …
4-… vekili Avukat …
DAVA TARİHİ : 03.01.2013
KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … Anadolu 27. İş Mahkemesi
SAYISI : 2017/42 E., 2019/466 K.

Taraflar arasındaki iş kazasında vefat eden sigortalının hak sahiplerinin maddi ve manevi tazminat istemi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabul ve kısmen reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine dair karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı … vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 5 katlı binanın çatısının bakım ve onarımlarını yaptıran davalıların hiçbir tedbir alınmayan çatıya, davacıların desteği/mirasbırakanı müteveffa …’nun çıkarak çalışması sırasında dengesini kaybederek düşmesi sonucu, 16.05.2009 tarihinde iş kazası meydana geldiğini, kaza sonucu davacıların desteğinin vefat ettiğini, …’ nın olayın meydana geldiği apartmanın yöneticisi olduğunu, diğer davalıların ortak iş yapan akrabalar olduğunu, ceza yargılamasında davalıların kusurlu bulunduğunu ileri sürerek, davacıların tamamı lehine şimdilik 1.500,00 TL maddi tazminat ile davacı eş için 50.000TL, davacı çocukların her biri için 25.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Yargılamanın devamında maddi tazminat istemlerinin eş … için 139.316,66 TL’ye, çocuk … için 56.739,06 TL’ye ve çocuk … için 7.133,32 TL’ye artırıldığı anlaşılmıştır.

II. CEVAP
1.Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müteveffa sigortalı … ile davalı … arasında hizmet ilişkisi olmadığını sigortalı ile müvekkilinin olay tarihinde … … Tic. Ltd. Şti. ve … işçisi olduğunu, sigortalının hatır ilişkisine binaen veya işveren olan dava dışı … Tic. Ltd. Şti. Talimatıyla yardıma gitmiş olduğunu, ölenin müvekkil ile ilişkisinin arkadaşlık ilişkisinden ibaret olduğunu, sigortalının tansiyon problemi olduğunun tanık …’in beyanı ile sabit olduğunu, davadan … Tic. Ltd. Şti.’nin sorumlu olduğu bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalılar …, … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; …’un ortağı bulunduğu şirketin …’in arsasına konut inşa ettiğini, …’un bu inşaatta çalıştığını halen şirket çalışanı olduğunu, müteveffa sigortalının bu inşaatın yapımında 11.02.2009-11.05.2009 tarihleri arasında çalıştığını, tüm bilirkişi raporlarında müvekkillerine kusur atfı yapılmadığını, çatı aktarma işinde … İnşaat Şirketi ile apartman yönetimi arasında bir sözleşme olmadığını veya …’ya işin taşere edildiğine dair bir sözleşme olmadığını, …’nın aynı yerin çatı işini yaptıktan sonra mantolama işini yaptığını ve bu işte … adlı bir işçi çalıştırdığını öğrenmiş bulundukları dikkate alınarak müvekkilleri hakkındaki davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında özetle; “Olayımızda müteveffa, davalı …’nın işçisi olarak çalışırken 16.05.2009 tarihinde iş kazasına maruz kalmıştır. İş kazasından dolayı tarafların kusur durumu tespiti için dosya bilirkişiye tevdii edilmiştir. Bilirkişinin sunmuş olduğu 23.07.2018 tarihli rapor ile davalı …’nın 70%, müteveffa …’nun 30% oranında kusurlu olduğu davalılar …, … ve …’in olayda herhangi bir kusurunun olmadığı belirlenmiş, … Anadolu 4.Asliye Ceza mah.nin 2014/682 E.sayılı dosyasında verilen 02.01.2017 tarihli kusur raporunda davalı …’un kusursuz olduğunun tespit edildiği ve ceza mahkemesince … hakkında beraat kararı verildiği görülmekle meydana gelen iş kazasına ilişkin olarak alınan bu kusur oranı yapılacak hesaplamada gözönünde bulundurulmuş, karşılanmamış maddi zararının tespiti yönünden hesap bilirkişi raporu aldırılmış ve rapor ile tespit edilen maddi zarar hüküm altına alınmıştır.

2. Manevi tazminat olay nedeni ile uğranılan zarar sonucu duyulan acı ve üzüntünün kısmen de olsa giderilmesi amacına yönelik olup, haksız zenginleşmeye neden olmayacak hakkaniyete uygun bir miktarda takdir edilebilmelidir. Bu anlayış içerisinde, olayın oluş şekline, kusur durumuna, davacıların duyduğu elem ve ızdırabın derecesine, paranın alım gücü, ve hak ve nesafet kurallarına göre davacılar lehine ayrı ayrı manevi tazminata hükmedilmiş, yukarıda açıklanan gerekçeler ve tüm dosya kapsamı ile bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde Mahkememizce davalı … açısından davanın kısmen kabulüne diğer davalılara husumet yöneltilemeyeceğinden bu davalılar aleyhine açılan davanın reddine dair karar verilmiştir.” gerekçesiyle

3.1.Açılan davanın davalı … açından kısmen kabul kısmen reddine,
a)Davacı … lehine 139.316,66 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 16.05.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iş bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b)Davacı … lehine 56.739,06 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 16.05.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iş bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
c)Davacı … lehine 7.133,32 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 16.05.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iş bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
d)Davacı … lehine 30.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 16.05.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iş bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
e)Davacı … lehine 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 16.05.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iş bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
f)Davacı … lehine 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 16.05.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iş bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
g)Davacı … (…) 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 16.05.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iş bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
h)Davacı … 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 16.05.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iş bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
ı)Davacının fazlaya dair talebinin reddine,
3.2.Davalı …, … ve … aleyhine açılan davanın husumetten reddine” dair karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı … vekili istinaf sebeplerinde özetle; taraflar arasındaki dava İş Kanunu kapsamında olmadığı için İş Mahkemesi görevli olmayıp Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunu, 4857 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi uyarınca, 507 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Kanunu’nun 2 nci maddesinin tarifine uygun üç kişinin çalıştığı işyerlerinde bu Kanun hükümlerinin uygulanmayacağını, … ve ölen … arasındaki ilişkinin, Hizmet Akdi veya İş Sözleşmesine dayanan bir ilişki olmadığını, Taraflar arasında hizmet akdinin zorunlu unsurları olan ücret, bağımlılık, zaman şartlarının mevcut olmadığını, müteveffa sigortalı …, … ve davalı …’ un aynı mahallede oturan, aynı işleri yapan ve zaman zaman birbirlerine hatır ve arkadaşlık ilişkisine dayalı olarak yardım eden kişiler olduğunu, …’in ilk polis ifadesinin taraflar arasındaki ilişkinin hatır ve arkadaşlık ilişkisine dayalı bir yardımlaşma olduğunu gösterdiğini, Mahkemece bu ilişkinin İş Hukuku kapsamında değerlendirilmesinin istinaf nedeni olduğunu, Mahkemenin görevsiz olduğu itirazı saklı kalmak üzere, bilirkişilerce yapılan kusur tespitinin İş Hukuku kurallarına göre yapıldığını oysa somut olayda kusur tespitinin genel hükümlere göre yapılması gerektiğini, zira ölen …’nin, davalı …’un işçisi olmayıp tamamen arkadaşlık ve hatır amaçlı olarak olarak yardımda bulunduğunu, Hesap raporunun da aynı şekilde somut olaya uygun bulunmadığını, hatır ilişkisine binaen yardım etme ve bu hatır ilişkisinin hesaplamada veya kararda dikkate alınmaması ve ölenin gelirinin hesaplanması yönteminin de İş Hukuku ilkeleri dikkate alınarak yapıldığını, bu hususların dikkate alınmamasının istinaf nedeni olduğunu, ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında özetle; davacıların, destekleri …’ nin iş kazası sonucu vefat etmesi nedeniyle maddi ve manevi tazminat talep ettiği, yargılamada ileri sürülen iddia ve cevaplar, toplanan deliller, tanık beyanları, hükme esas alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde; davalının görev itirazının yerinde olmadığı, olayın iş kazası olduğu, hükme esas kusur heyet bilirkişi raporu ile hesap bilirkişi raporunun gerekli hukuki ve teknik verileri içermekte olup denetime elverişli, yasal düzenleme, içtihat, dosya kapsamı ve oluşa uygun olduğu, İlk Derece Mahkemesi kararının Dairece benimsenmiş maddi deliller ve hukuksal gerekçelere dayandığı, kamu düzenine aykırılık da bulunmadığı anlaşılmakla, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, davalının istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı belirtilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı … vekili temyiz sebepleri olarak özetle; istinaf başvurusundaki sebeplerle aynı sebeplere dayanarak davacılar desteği sigortalı ile arasındaki ilişkinin işçi işveren ilişkisi olmadığını, hatıra binaen çalışma sırasında gerçekleşen bu kazada iş mahkemesinin görevli olmadığını, müvekkiline yüklenebilecek kusur olmadığı gibi hesap raporunun da hatalı olduğunu beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
C.A. Davalı … vekilinin, davacı … ve … lehine hükmedilen maddi tazminatlar ile davacıların her biri lehine hükmedilen manevi tazminatlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde,
1.Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nu 110 uncu maddesi kapsamında dava yığılması (objektif dava birleşmesi) kapsamında her bir talebin ayrı bir dava olduğu ve ayrı ayrı hüküm ve sonuç doğuracağı açıktır.

3.Dosya içeriğine göre İlk Derece Mahkemesinin 09.10.2019 tarihli kararında davacı … lehine … lehine 30.000,00 TL manevi tazminata, davacı … lehine 56.739,06 TL maddi ve 15.000,00 TL manevi tazminata davacı … lehine 7.133,32 TL maddi ve 15.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiği ve Bölge Adliye Mahkemesinin 20.10.2021 tarihli kararında da davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği gözetildiğinde, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 78.630,00 TL’nin altında kaldığı anlaşıldığından davalı vekilinin bu hükümlere yönelik temyiz itirazlarının aşağıdaki şekilde reddine karar verilmiştir.

C.B. Davalı … vekilinin, davacı … lehine hükmedilen maddi tazminata yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, iş kazası neticesinde vefat eden sigortalının hak sahibinin maddi tazminat alacağına kazanıp kazanamadığına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri gözetilerek 818 sayılı Borçlar Kanunun 42, 43, 44, 45, 46 ve 332 nci maddeleri, 4857 sayılı İş Kanun’un 77 nci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 55 inci maddesi, 5510 sayılı Kanunu’nun 13, 16 ve 21 inci maddeleri maddeleridir.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz edenin sıfatına, temyiz kapsam ve nedenlerine ve özellikle somut olayda; davalı …’nın olay tarihinde ikamet ettiği binanın çatı tadilatı işini üstlendiği davacıların desteği sigortalı …’nun bu işte davalı … yanında işçi olarak çalışmaktayken 16.05.2009 tarihinde çatıdan zemine kiremit attığı esnada dengesini kaybederek düşmesi şeklinde gerçekleşen iş kazasında vefat ettiği, olay nedeniyle Ceza Mahkemesinde görülen kamu davasında davalı …’un kusurunun bulunmadığı gözetilerek beraatına karar verilmişken, davalı …’nın sanık olarak yargılandığı ve taksirle ölüme sebep olma suçundan mahkumiyetine karar verildiği ve kararın temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği, SGK müfettişi tarafından düzenlenen raporda olayın iş kazası olarak kabul edilmesinin gerektiğine işaret edildiği ve SGK tarafından davacıya iş kazası sigorta kolundan gelir bağlandığı, bu dosya kapsamında hükme esas alınan 23.07.2018 tarihli raporda da davalı …’nın işveren olarak iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini almadığı belirtilerek %70, müteveffa sigortalının tedbirsiz ve dikkatsiz davranması nedeniyle %30 kusurlu kabul edilmesi mütalaa edilmişken diğer davalılara yüklenebilecek kusur olmadığının belirtildiği kusur raporunda tespit edilen kusur oran ve aidiyetleri ile hükme esas alınan hesap raporundaki tespitlerin de dosya kapsamı ve Dairemizce benimsenen ilkelere uygun olduğunun anlaşılması karşısında İş Mahkemesinin görevli olduğu hususu da dikkate alınarak davalının temyiz itirazlarının reddi ile İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçelerin yerinde olduğu gözetilerek hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı … vekilinin, davacı … ve … lehine hükmedilen maddi tazminatlar ile davacıların her biri lehine hükmedilen manevi tazminatlara yönelik temyiz isteminin miktardan REDDİNE,

2.Davalı … vekilinin, davacı … lehine hükmedilen maddi tazminatla ilgili Bölge Adliye Mahkemesince verilen karara ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca hükmün ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin ilgilisine yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.