YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/10486
KARAR NO : 2022/5033
KARAR TARİHİ : 06.04.2022
Bölge Adliye
Mahkemesi : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
No : 2021/870-2021/1217
İlk Derece
Mahkemesi : Siirt 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
No : 2014/987-2021/19
Dava, çalışmalarının fiili ve gerçek olduğunun tespiti ve davalı Kurumun sigortalılığın iptali ile borç tahakkukuna ilişkin işleminin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Davacının, Bağkur dosyasının tüm ekleriyle (prim ödemeleri, tescil belgeleri ve dayanağı tüm kayıt ve belgelerin) Kurum’dan celbedilerek dava dosyasının, dosya içerisine alındıktan sonra gönderilmek üzere,
2-Davalıya ait işveren dosyasının celbiyle, kurum denetmeni tarafından düzenlenen davaya konu denetmen raporu uyarınca hangi sigortalılar hakkında ne tür işlemlerin yapıldığı (aylık kesme, tekrar aylık bağlama, hizmet iptali gibi) sorularak cevabi yazının ve ilgili kayıtların ekleriyle birlikte
3-Şirketlerin adresi, Ticaret Sicil Memurluğunda kayıtlı bulunan adresidir. Tebligat Kanununun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebliğin selahiyetli mümessillerine, bunlar birden ziyade ise yalnız birine yapılır. Aynı Kanunun 13. maddesine göre de; tebliğ yapılacak bu kişiler her hangi sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacakları bir halde oldukları takdirde tebliği orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 20. ve 21. maddelerinde de tüzel kişilere yapılacak tebligat usulü belirlenmiştir.
Tebligat Kanununun 7/a maddesinde, “Tebligata elverişli bir elektronik adres vererek bu adrese tebligat yapılmasını isteyen kişiye, elektronik yolla tebligat yapılabilir. Anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlere elektronik yolla tebligat yapılması zorunludur.
Birinci ve ikinci fıkra hükümlerine göre elektronik yolla tebligatın zorunlu bir sebeple yapılamaması hâlinde bu Kanunda belirtilen diğer usullerle tebligat yapılır” denilmiş, elektronik ortamda yapılacak tebligatlara ilişkin usul ve esasları düzenleyen “Elektronik Tebligat Yönetmeliği” çıkarılmıştır (R.G. 19.1.2103 t. S. 28533).
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri uyarınca; dava dilekçesi ve karar ilamının davalı şirketin güncel ticaret sicil adresi (özellikle faal olup olmadığı) sorularak, tespit edilecek bu adrese Tebligat Kanunu’na uygun olarak normal tebligat yapılması, tebligatın iade gelmesi, tebligat yapılamaması, iade zarfında yeni bir adres tespit edilememesi durumunda, Ticaret Sicil Memurluğundan gelen ticari sicil adresine usulüne uygun tebliğinin sağlanmasına (Tebligat Kanunu 35. maddesine göre) takiben, temyiz süresi geçtikten ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi yollamasıyla gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 06.04.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.