Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2020/7734 E. 2021/7803 K. 08.06.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/7734
KARAR NO : 2021/7803
KARAR TARİHİ : 08.06.2021

Mahkemesi : İzmir 14. İş Mahkemesi

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı, davalı ve feri müdahil Kurum vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince davalı ve feri müdahil Kurum vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı ve feri müdahil Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili, davalıya ait “Eminin Yeri” unvanlı “Kır Kahvesi” işyerinde 2007 yılından 2016/Mart ayına kadar geçen ve kuruma bildirilmeyen günlerinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
II- CEVAP
Davalı vekili, davacının iddiasının doğru olmadığını, müvekkiline ait işyerinde 10.04.2014 tarihinde işe başladığını ve işe girişinin yapıldığını, davacının müvekkiline ait işyerinden 10.03.2015 tarihinde istifa ederek işten ayrıldığını, bu tarihten sonra başka işverenlerin yanında çalıştığını beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
Fer’i müdahil SGK Başkanlığı vekili, davacının çalıştığını iddia ettiği dönemlerde başka işyerlerinde geçen çalışmalarının bulunduğunu, iddiasını yazılı belgeler bağlamında somut ve inandırıcı delillerle kanıtlaması gerektiğini beyanla, davanın reddini talep etmiştir.
III- MAHKEME KARARI
A- İLK DERECE MAHKEME KARARI
Davanın kısmen kabulüne, davacının 1128395.35 sicil nolu işyerinde 01/07/2007-31/03/2016 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak ve asgari ücret ile 3105 gün çalıştığının, 331 gününün kuruma bildirildiğinin, 2774 gününün kuruma bildirilmediğinin tespitine, karar verilmiştir.
B- BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İzmir 14. İş Mahkemesi’nin 07.06.2018 tarih, 2016/398 Esas ve 2018/186 Karar sayılı kararına yönelik davalı vekili ile fer’i müdahil SGK Başkanlığı vekilinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ
Davalı vekili, davacının ölüm aylığı alması ve aylığının sigortalı çalışması sebebiyle kesilmemesi nedeniyle sigortasız çalıştığından şüphelenmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının davalının soyadını dahi bilmediğini, davacının eşine ait işyerinden kredi alabilmek amacıyla sahte olarak sigortalı gösterildiğini, müfettiş denetim raporlarında davacının çalışmasına ilişkin yapılan tespit olmadığını, tanık …’in davalı aleyhine açılmış davasının bulunduğunu, tanıkların beyanlarının hatalı değerlendirildiğini, kararın bozulmasını talep etmiştir.
Feri müdahil Kurum vekili, hak düşürücü sürenin geçtiğini, somut çalışma ile ilgili yazılı bir belge bulunmadığını, davanın tanık beyanlarıyla dahi ispatlanamadığını, tanık beyanları arasında çelişki olduğunu, eksik inceleme sonucu karar verildiğini beyanla, kararın bozulmasını talep etmiştir.
IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
1-Dava, 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır.
Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re’sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.
Dosya kapsamına göre, davacının, eşi adına tescilli 1511872.35 sicil sayılı işyerinden 04.09.2014-31.05.2015 tarihleri arasında hizmet bildiriminin yapıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacı tarafça dava dışı işyerinden yapılan bildirimlerin gerçek ve fiili çalışmaya dayalı olup olmadığı, iptal edilmesinin istenip istenmediğine ilişkin beyanı alınarak talebi açıklattırılmalı, dava dışı işyerinden yapılan bildirimlerin iptal edilmesinin talep edilmesi halinde bu çalışmaların geçtiği işyerinin adına tescilli olduğu işverene karşı HMK’nun 124. maddesi kapsamında yöntemince husumet yöneltilmesi sağlanarak davaya katılımı sağlanmalı, bu kapsamda göstereceği deliller toplanarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Bununla birlikte, davalı adına tescilli işyerinin “kır kahvesi” mahiyetinde olduğu anlaşılmakla, işyerinin sezonluk işyeri olup olmadığı, davacının dava konusu edilen dönemde sürekli ve kesintisiz çalışıp çalışmadığı araştırılmalı, dava konusu dönemde çalışması olan bordro tanıkları belirlenip, dinlenmeli, bordro tanıklarına ulaşılamadığı ya da beyanları ile yetinilmediği durumda Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek dinlenmeli, çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya meydan vermeyecek şekilde belirlenip, sonucuna göre bir karar verilmelidir
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmadan mahkemece verilen hüküm usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı ve feri müdahil Kurum vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurularının esastan reddine dair kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 08.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.