Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2020/4692 E. 2023/479 K. 19.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/4692
KARAR NO : 2023/479
KARAR TARİHİ : 19.01.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/2485 E., 2019/1624 K.
vekili Avukat …
DAVA TARİHİ : 11.09.2018
HÜKÜM/KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 4. İş Mahkemesi
SAYISI : 2018/360 E., 2019/225 K.

Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali ile eşinden ölüm aylığı bağlanan davacıya babasından dolayıda ölüm aylığı bağlanması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Kurum vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacıya hem kocasından hem babasından dolayı ölüm aylığı bağlanmasına, babasından alması gereken aylığın kesinti tarihi itibariyle ödenmeyen aylara ilişkin hesaplanacak yasal faizi ile 100,00 TL’nin davalıdan tahsiline ve kocasının maaşından haksız olarak 100,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı kurum cevap dilekçesinde; davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının eşi … 02.02.2010 tarihinde ölmüş olup, 01.03.2010 tarihinden itibaren davacıya 506 sayılı Kanun’un değişik 68 inci maddesine göre ölüm aylığı bağlandığı, davacının eşinden dolayı SSK’ dan ölüm aylığı almakta iken, Bağ-Kur Kanuna tabi sigortalı olan babası …’ın 04.12.1992 tarihinde öldüğü, davacının eşinden dolayı 506 sayılı Kanun kapsammda ölüm aylığı aldığı gerekçesi ile babasından dolayı bağlanan Bağ-Kur ölüm aylığının kurumca kesildiği,davacının her hangi bir sosyal güvenlik kuruluşu kapsamında çalışmadığı ve buralardan gelir veya aylık almadığı dosya içeriğinden anlaşılmakla, davacının hem eşinden dolayı SSK kapsamında ölüm aylığı alması ve hem de babasından dolayı da tarım Bağ-Kur kapsamında ölüm aylığı alması gerektiği kanaatine varılmakla Yargıtay HGK 2018/427E ve 2018/949K. sayılı ilamında, sosyal güvenlik kuruluşları kapsamında çalışmayan ve bu çalışmasından dolayı buralardan aylık veya gelir alamayan evlenmemiş veya boşanmış kız çocuklarının,ölen eşinin ve babasının farklı sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi olmaları ve aylık bağlanması için gerekli şartları taşımları halinde (örneğin SSK kapsamında olan eşinden ve Bağ-Kur kapsamında olan babasından dolayı ölüm aylığı alabileceği) kız çocuklarının her iki aylığı da alabileceği hükmü gereği, davanınkabulü ile; Davacı … T.C. kimlik nolu …’un hem SSK sigortalısı olan eşi …’dan ve hem de tarım Bağ-Kur sigortalısı olan babası … ‘dan dolayı ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine, davacının babasından dolayı aldığı aylığının kesildiği tarihten itibaren ödeme tarihine kadar geçen sürede ay be ay ödenmesi gereken tarihten ödeme tarihine kadar yasal faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğinin tespitine, bu bağlamda davacının aylığının kesildiği tarihten dava tarihine kadar, ödenmesi gereken aylıklardan (ek ödeme dahil) 18.030,06 TL alacağı ve 2.228,7 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 20.258,76 TL alacağının olduğunun tespiti ile bu alacak kalemi bağlamında taleple bağlılık ilkesi gereği 100,00 TL alacağın davalı kurumdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, (bu alacak kalemi bağlamında davacı tarafın fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına) ,davacının aylığından davalı kurumca ay be ay yapılan kesintilerden dolayı 6.549,10 TL asıl alacak ve 480,18 TL faiz alacağı olmak üzere toplam 7.029,28 TL alacağının mevcut olduğunun tespiti ile bu alacak kalemi bağlamında taleple bağlılık ilkesi gereği 100,00 TL alacağın davalı kurumdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, (bu alacak kalemi bağlamında davacı tarafın fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına) karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı Kurum Vekili istinaf dilekçesinde; ölüm sigortasında gerek sigortalılar gerekse hak sahipleri yönünden sigortalının ölüm tarihinde geçerli mevzuatın uygulandığını, Kurum işleminin usul ve yasaya uygun olduğunu beyanla mahkeme kararı kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut olayda; davacının babasının 1479 sayılı Kanun’un 2 inci fıkrasında 02.08.2003 tarihinde yapılan ve iki maaşı birden almaya engel olan değişiklikten önce 04.12.1992 tarihinde vefat ettiği, bu nedenlerle davacının hem eşinden hem babasından ölüm aylığı almaya hak kazandığı ve ikisini birden almaya engel bir yasal düzenleme olmadığı anlaşılmaktadır (Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin aynı yöndeki 27.12.2016 Tarih ve 2016/10753 E, 2016/15653 K sayılı kararı). Bilirkişi tarafından, davalı Kurum’dan gelen yazı cevaplarına göre davacıya ödenmesi gereken ölüm aylıklarının ve davacının aylığından yapılan kesintilerin de usulüne uygun olarak hesaplandığı anlaşılmakla; mahkemece verilen karar usul ve yasaya uygun olup davalı Kurum vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Kurum vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı Kurum vekili temyiz dilekçesinde;istinaf sebepleri doğrultusunda temyiz talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, eşinden ve babasından çift ölüm aylığı bağlanması ile kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
5510 sayılı Kanun’un 01.10.2008 günü yürürlüğe giren ve “Ölüm aylığının hak sahiplerine paylaştırılması” başlığını taşıyan 34 üncü maddesinde, sigortalının evli olmayan, boşanan, dul kalan kızlarına ölüm aylığı bağlanabilmesi, bu Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmama veya kendi sigortalılığı nedeniyle gelir veya aylık bağlanmamış olma koşullarına bağlanmış, “Aylık ve gelirlerin birleşmesi” başlıklı 54 üncü maddede ise bu Kanuna göre bağlanacak aylık ve gelirlerin birleşmesi durumunda, hem eşinden, hem de ana ve/veya babasından ölüm aylığına hak kazananlara, tercihine göre eşinden ya da ana ve/veya babasından bağlanacak aylığının bağlanacağı hüküm altına alınmıştır.

Yaşamını yitiren sigortalının eş, çocuk, anne, babasına ölüm sigortasından aylık tahsisi yapılabilmesi için öncelikle hak sahipliği sıfatının kazanılması gerekmekte, bunun için hak sahiplerine ilişkin aylık bağlama koşullarının sağlanıp sağlanmadığına bakılmakta, başka anlatımla bu koşulları tümüyle yerine getiren kişi hak sahipliği sıfatını kazanmakta, anılan sıfata sahip kişilere, sigortalıya ait tahsis şartları da gerçekleşmişse aylık bağlanabilmektedir. Şu durumda yukarıda sıralanan maddeler ve sosyal güvenlik hukuku ilkeleri dikkate alındığında yasal mevzuat ve aylık bağlama koşulları kendi içerisinde ayrıştırılmalı, sigortalıya ait şartlar sigortalının ölüm günü itibarıyla yürürlükte olan yasal mevzuat kapsamında değerlendirilmeli, hak sahiplerine ilişkin koşullar ise hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihte yürürlükte olan yasal düzenlemeler çerçevesinde irdelemeye tabi tutulmalıdır.

3. Değerlendirme
Davacının 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olan eşinin 02.02.2010 tarihinde vefatı üzerine 4/a ölüm aylığı bağlandığı, davacının eşinden dolayı ölüm aylığı almakta iken 04.12.1992 tarihinde ölen babası Kurum sigortalısı …’ dan dolayı davacının 16.07.2010 tahsis talep tarihli dilekçesi ile tarafına ölüm aylığı bağlanmasını istediği, kurumca davacıya babasından dolayı 01.08.2010 tarihinden itibaren Tarım Bağ-Kur kapsamında ölüm aylığı bağlandığı ve bu aylığın 26.11.2015 tarihinde kurumca kesildiği, davacının 22.05.2016 tarihli dilekçesi ile babasından dolayı bağlanan aylığın kesildiğini, yeniden bağlanmasını istediği, ancak Kurumun 01.06.2016 tarihli yazıları ile davacının talebin reddettiği anlaşılmaktadır.

Anılan yasal düzenlemeler kapsamında dava irdelendiğinde; bu tür ölüm sigortasından aylık tahsislerinde, ayrık durumlar dışında genel kural olarak hakkı doğuran olay tarihinde yürürlükte olan yasal mevzuatın uygulanması gerekmekte olup, buna göre sigortalı eşin yaşamını yitirdiği 02.02.2010 tarihi itibarıyla davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Kanun’un 34 üncü ve 54 üncü maddeleri olup, 54 üncü maddenin 5 inci bendine göre hak sahibinin tercihine göre ana/baba veya eşe ait dosyaların birinden aylık bağlanacağı açıkça düzenlenmiş bulunmakla, anılan maddeler irdelenmeden yanılgılı değerlendirme sonucu karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

19.01.2023 gününde oybirliğiyle karar verildi