Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2020/464 E. 2021/12708 K. 21.10.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/464
KARAR NO : 2021/12708
KARAR TARİHİ : 21.10.2021

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, yersiz ödenen sağlık giderlerinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Mahkemece uyulan bozma ilamında “Mahkemece, yapılan araştırma sonucunda çalışmanın fiili olmadığının tespiti yönündeki saptanması isabetli isede, Kurumca iptal edilen bildirimleri dikkate alınarak 5510 sayılı yasanın 60. maddesi gözetilerek, fiilen çalışmadığı için sigortalılığı iptal edilen davalı ve haksahiplerinin; sigortalılık niteliğini yitirmeden önce Kanunda belirtilen prim ödeme şartını gerçekleştirip gerçekleştirmediği dikkate alınarak, davaya konu sağlık yardımlarından yararlanıp yararlanamayacağı araştırılıp, 5510 sayılı yasanın geçici 45. maddesi gözetilerek davacı Kurumun sağlık gideri yönünden tahsil hakkının bulunup bulunmadığının irdelenerek sonucuna göre karar verilmelisi” gerektiği belirtilmiştir.
19.01.2013 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6385 sayılı Yasanın 12. maddesi ile 5510 sayılı Yasaya eklenen Geçici 45. maddede, “Bu Kanuna göre genel sağlık sigortalısı ya da bakmakla yükümlü olunan kişi kapsamına girmekle birlikte, asli olarak hak etmediği bir kapsamda sağlık hizmeti alanlara 31.1.2012 tarihine kadar verilen sağlık hizmetlerine ilişkin Kurumca tahakkuk ettirilmiş veya ettirilecek borçlar, varsa ilgililerin bu nedenle açtıkları davadan vazgeçmeleri halinde tahsil edilmez. Bu borçlara ilişkin açılmış olan dava ve icra takiplerinden Kurumca vazgeçilir.” hükmüne yer verilmiştir. Anılan hükmün gerekçesinde ise, 5510 sayılı Kanuna göre, vatandaşların genel sağlık sigortası kapsamına alınmasına ilişkin işlemlerin 2012 yılı Ocak ayı itibarıyla tamamlanması nedeni ile, bu tarihe kadar yaşanan geçiş sürecinde, tabi olduğu genel sağlık sigortası statüsünün aradığı şartlarla sağlık yardımı alması gerekirken, Kanunun diğer statülerine göre ya da bakmakla yükümlü olunan kişi statüsünde hak etmediği halde sağlık yardımı yapılanlara ilişkin sağlık giderlerinin ilgililerden tahsil edilmemesi ve bu suretle oluşacak mağduriyetlerin önlenmesinin amaçlandığı belirtilmiştir.
Mahkemece, 5510 sayılı yasanın 60. madde değerlendirildiği halde 5510 sayılı yasanın geçici 45. maddesi kapsamında irdeleme yapılmadığı ve önceki bozma gereği yerine getirilmediği anlaşılmakta olup 5510 sayılı yasanın geçici 45. maddesi gözetilerek davacı Kurumun sağlık gideri yönünden tahsil hakkının bulunup bulunmadığının irdelenerek sonucuna göre karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı asilin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davalıya iadesine, 21.10.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.