Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2020/221 E. 2020/5424 K. 05.10.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/221
KARAR NO : 2020/5424
KARAR TARİHİ : 05.10.2020

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, davacılar mirasçısının 11.04.1999 tarihinde geçirdiği trafik kazasının trafik iş kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamı sonrası ilâmında belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı, 506 sayılı Yasa’nın 11. maddesi olup; “İş Kazası ve Meslek Hastalığının Tarifi” başlıklı 11. maddesinde yer almakta ve bu maddenin iş kazasına ilişkin (A) fıkrasında aynen;
“A) İş kazası aşağıdaki hâl ve durumlardan birinde meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedence veya ruhça arızaya uğratan olaydır.
a)Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada,
b)İşveren tarafından yürütülmekte olan iş dolayısıyla,
c)Sigortalının, işveren tarafından görev ile başka bir yere gönderilmesi yüzünden asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
d)Emzikli kadın sigortalının çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,
e)Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere toplu olarak götürülüp getirilmeleri sırasında” denilmektedir. Buna göre, iş kazası; maddede sayılı olarak belirtilmiş hâl ve durumlardan herhangi birinde meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedence veya ruhça arızaya uğratan olaydır.
Davacılar avukatı, Müvekkillerinin murisleri Osman Sakaloğlu’nun davalılardan …. Turizm Tic. San. Ltd. Şti.’nde sigortasız olarak çalışırken 10/04/1999 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda 11/04/1999 tarihinde vefat ettiğini, ….’nun bu firmaya ait…plakalı araçta yolcu hizmetlisi olarak çalıştığını, davalılar aleyhine … İş Mahkemesinin 2008/408 Esas sayılı dosyasından iş kazasından kaynaklı tazminat davası açıldığı, taraflar arasındaki ilişkinin hizmet akdine dayandığı, dolayısıyla taraflar arasında işçi-işveren ilişkisinin bulunmadığı gerekçe kılınarak davanın kabulüne karar verildiği, hükmün bozulması üzerine bu kez davanın yeniden kabulüne karar verildiği görülmüştür.
Mahkemece, bozmaya uyulduğu halde bozma gereğinin yerine getirilmediği, bozma sonrası ilk oturumda dinlenen davacı ve davalı işverenin beyanları ile yetinilerek yargılamanın sonuçlandırıldığı görülmüştür.
Mahkemece yapılacak iş; taraflar arasındaki ilişkinin araçta seyreden yolcu mu veya sigortasız hizmet akdine dayalı olduğunu hiçbir şüphe ve tereddüte yol açmayacak şekilde belirlemeli, Bozma ilamında belirtilen “… davacıların murisinin kaza yapan otobüste bulunma sebebinin belirlenmesi, hizmet akdi nedeniyle bulunuyorsa işverenin kim olduğunun belirlenmesi önem arzetmektedir. Varsa, ceza dava dosyası celbedilip, tazminat dava dosyası da gözetilerek, re’sen araştırma yapılarak, tespit edilen görgü tanıklarının tanık sıfatıyla ifadelerine başvurulmalı, ölenin işveren tarafından yürütülmekte olan iş dolayısıyla yolculuğa çıkıp çıkmadığı ve işverenin kim olduğu belirlenerek, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.” ilk derece mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, yukarıda ve önceki bozma ilamında sıralanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin, eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 05.10.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.