YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/1750
KARAR NO : 2020/7431
KARAR TARİHİ : 21.12.2020
Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Asıl ve birleşen davalar, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle asıl ve birleşen davaların kabulüne dair verilen kararın davacı Kurum ve davalı … San. Tic. A.Ş. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı Kurum, 02.05.2004 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu sürekli iş göremez duruma giren sigortalıya bağlanan gelir, ödenen geçici iş göremezlik ödenekleri, yapılan tedavi ve yol masrafları sebebiyle oluşan kurum zararının rücuan tahsilini talep etmiş, Mahkemece %70 işveren kusuru ve %22 sürekli iş göremezlik derecesi üzerinden asıl ve birleşen davaların kabulüne karar verilmiştir.
Kaza 02.05.2004 tarihli olup, davanın yasal dayanağı olay tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Kanunu’nun 26. maddesidir.
Sigortalının iş göremezlik derecesinin davacı kurum gelir bağlama kararında %22 olarak belirlendiği, davalı işveren vekili tarafından iş göremezlik derecesine itiraz edildiği halde mahkemece bu konuda inceleme ve araştırma yapılmadığı anlaşılmıştır.
Sürekli iş göremezlik ve malullük halinin belirlenmesinde izlenecek yol; 5510 sayılı Kanunun “Sağlık Raporlarının Usul ve Esasları’na dair 95. maddesinde ( 506 sayılı Kanunun 109. maddesinde) hükme bağlanmıştır. Buna göre, kurum sağlık tesisleri tarafından raporlara dayanılarak verilen kararlara karşı ilgililerin S.S. Yüksek Sağlık Kurulu’na itiraz hakları mevcuttur. Söz konusu kurulun raporlarının Kurumu bağlayacağı, diğer ilgililer yönünden bağlayıcı olmayıp, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı veya Tıp Fakültelerinin ilgili ana bilim dalı konseylerinden Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü çerçevesinde inceleme ve araştırma yapılmasını isteyebilecekleri 28.06.1976 tarih ve 6/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararının gereğidir. Öte yandan; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 17.02.2010 gün ve 2010/21-60 Esas, 2010/90 Karar sayılı ilamı ile 06.10.2010 gün ve 2010/10-390 Esas, 2010/448 Karar sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nın ilgili ihtisas kurulu ile üniversitelerin tıp fakülteleri ilgili bilim dalı Başkanlıklarınca ya da S.S. Yüksek Sağlık Kurulu’nca düzenlenen raporlar arasında çelişkinin mevcut olması halinde, çelişkinin 6754 sayılı Yasayla değişik 2659 sayılı Adlî Tıp Kurumu Kanunu’nun 26. maddesi gereği Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Adli Tıp 2. Üst Kurulu tarafından giderilerek, sigortalının sürekli iş göremezlik oranı ve başlangıç tarihi kesin olarak karara bağlanması da zorunludur.
Mahkemece sigortalının sürekli iş göremezlik oranının kesin olarak belirlenmesi için yukarıda belirtilen prosedür kapsamında irdeleme yapılmaksızın yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı Kurum ve davalı … San. Tic. A.Ş. vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı … San. Tic. A.Ş.’ne iadesine, 21.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.