Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2018/1546 E. 2018/6729 K. 18.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/1546
KARAR NO : 2018/6729
KARAR TARİHİ : 18.09.2018

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ve davalı …. San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-)Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, temyiz yoluna başvuran taraflar vekillerinin sair itirazlarının reddi gerekir.
2-)Dava; 08.10.2011 tarihli iş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirler ile cenaze giderinin rücuan tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasanın 21. maddesidir. Anılan maddede yer alan, “İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir.” hükmü karşısında; ilk peşin sermaye değerli gelirin, Kurum yararına tazmini mümkün kısmının belirlenebilmesi için gerçek zarar tavan hesabı yapılması zorunluluğu bulunmaktadır.
Mahkemece, gerçek zarar hesabı yaptırılmış ancak hak sahiplerinden erkek çocuğu … yönünden bulunan gerçek zarar miktarı, bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinden düşük olduğu halde, düşük olan gerçek zarar miktarı yerine, ilk peşin sermaye değerinin karara esas alınmış olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Hüküm fıkrasının 1-a)bendi silinerek yerine;
”Davanın kısmen kabul kısmen reddine,
1-) a)66.612,71 TL gelirin tahsis onay tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2. bendi silinerek yerine;
3-)Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 4.550,31 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına, ancak bozmadan önce hesaplanan 5.351,75 TL harç davalılardan tahsil edildiğinden artan 801,44 TL harcın kesinleştiğinde ve talepleri halinde harcın tahsil edilme oranınca davalılara iadesine
4-)Karar tarihi itibariyle yürürlükte olan …’e göre hesaplanan 7.993,52 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-)Bu dava nedeni ile davacı tarafından yapılan toplam 2.027,35 TL yargılama giderinden 1.662,43 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine” yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan …. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye iadesine, 18.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.