Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2017/6316 E. 2017/9240 K. 26.12.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/6316
KARAR NO : 2017/9240
KARAR TARİHİ : 26.12.2017

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, 04.01.2003 tarihinde meydana gelen iş kazasında vefat eden sigortalısının hak sahiplerine bağlanan gelirlerin 506 Sayılı Yasa kapsamında rücuan tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma sonrası yapılan yargılamada; ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ve davalılardan… Beton Sanayi A.Ş avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Mahkemece bozmaya uyulması sonucu artık bozma lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak doğmuş olur. 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nda ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda “usuli kazanılmış hak” kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamakta ise de, bu Kurum, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri haline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada, mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
Hukuk Genel Kurulu’nun 18.10.1989 gün 541-534, 21.2.1990 gün 10-117; 7.10.1990 gün 439-562; 19.2.1992 gün 635-82; 23.2.1994 gün 936-94; 03.03.2010 gün ve 2010/12-81-118; 27.09.2006 gün ve 2006/19-635 E. 2006/573 K; 15.10.2008 gün ve 2008/19-624 E. 2008/632 K ile 17.02.2010 gün ve 2010/9-71 E. 2010/87 K. sayılı kararları da bu doğrultudadır. Mahkemece tarafların beyanlarının alınıp bozmaya uyulmasına da karar verildikten sonra yapılacak iş; bozma gereklerinin yerine getirilmesi olmalıdır. Zira, mahkemece bozmaya uyulması yönünde oluşturulan karar, bozma lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hakkın gerçekleşmesine neden olur.
Somut olayda, Mahkemece, 24.04.2014 tarihli kararda davalılardan… İnş. Taah. Tic. Ltd. Şti. ile … yönünden açılan davanın kabulüne karar verildiği, davacı Kurum avukatının ve davalılardan … İnş. Malzeme. San. Tic. A.Ş,’nin temyiz talebi üzerine, Dairemizce, kararın bozulduğu, mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilmesi sonucu, kararı temyiz etmeyen davalılardan… İnş. Taah. Tic. Ltd. Şti. ile … açısından Kurum lehine usulü kazanılmış hak oluştuğu anlaşılmaktadır. Olayda, usulü kazanılmış hakkın gerçekleşmesine engel olacak istisnai bir durum da bulunmadığına göre, artık davalılar…… İnş. Taah. Tic. Ltd. Şti. ile … açısından açılan davanın ilk kararda kabul edilen 85.917,71 TL peşin değerli gelirden oluşan tutar dikkate alınmaksızın karar verilmesi olanaklı değildir. Bu ilke, Kamu düzeni ile ilgili olup Yargıtay’ca kendiliğinden dikkate alınması gerekir.
Bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın, mahkemece, hatalı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Hükmün tamamen silinerek yerine;
1-Davacı Kurum zararının 84.180,45TL’lik ilk peşin sermaye değerli gelirin onay tarihi olan 27.10.2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, usuli kazanılmış hak gereğince kabul edilen Kurum alacağının bakiye 1.737,26TL’lik kısmının davalılar… İnş. Taah. Tic. Ltd. Şti. ile …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı kuruma verilmesine, 85,75TL cenaze ödeneğinin ise 16.12.2003 ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tüm davalılardan müteselsilen tahsili ile Kuruma verilmesine
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davacı kurum kendisini vekille temsil ettirdiğinden 9.491,30TL vekâlet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine, usuli kazanılmış hak gereğince hesaplanan bakiye 132,11 TL’nin de davalılar… İnş. Taah. Tic. Ltd. Şti. ile …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Davacı Kuruma verilmesine
3- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince Davalı … Sanayi A.Ş. kendisini vekille temsil ettirdiğinden 1.737,26TL vekâlet ücretinin davacıdan alınıp kendisini vekille temsil ettiren davalı … Sanayi A.Ş.’ye verilmesine
4-Alınması gereken 5.869,03TL karar harcının bozma öncesindeki hüküm gereği 5.874,89TL’lik harç için 13.02.2015 tarihli harç tahsil müzekkeresi yazıldığından ayrıca hüküm altına alınmasına yer olmadığına,
5-Bozma öncesi ve sonrası itibariyle; davacı tarafından yapılan 3 bilirkişi ücreti 900,00 TL, Yargıtay’a gidiş-dönüş masrafı, tebligat gideri 197,25TL’nin toplamı olan 1097,25 TL yargılama giderinden kabul ve ret edilen miktarlar itibariyle 1053,64 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,” hükmünün yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan… Beton Sanayi A.Ş.’ye iadesine, 26.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.