Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2016/9513 E. 2018/9294 K. 13.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/9513
KARAR NO : 2018/9294
KARAR TARİHİ : 13.11.2018

……

Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davanın yasal dayanağını oluşturan olay tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Kanun’un 26’ncı maddesinin birinci fıkrasında işverenin sorumluluğu düzenlenmiştir.
818 sayılı Yasanın 332/1’inci maddesinde belirtilen işçi – işveren arasındaki akde aykırılık eylemleri ve bu çerçevede maddenin 2’nci fıkrası gereğince işverenin akde aykırı davranışları (işçi sağlığı ve iş güvenliğinin gerektirdiği önlemlerin alınmaması vs.) sonucu 506 sayılı Yasanın 26/1’inci maddeyle yapılan ilişkilendirme ile bir bakıma akde aykırı hareketten doğan tazminat davaları hakkındaki hükümlere tabii olmakla;işverenler açısından uygulanması gereken zamanaşımı süresi Borçlar Kanunu’nun 125’inci maddesine göre on yıldır.
Davacı Kurum tarafından talep edilen geçici işgöremezlik ödeneği dönemi olan 18.02.2003-27.10.2003 tarihinden itibaren, dava tarihi itibariyle on yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden, geçici iş göremezlik ödemelerinin zamanaşımına uğradığının gözetilmemesi, sosyal yardım zammının ise geçici iş göremezlik ödemesi kalemine dahil edilerek karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi atfı ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.

SONUÇ : Hüküm fıkrasının tamamen silinerek yerine,
“Davanın kısmen kabulü ile,
1-)18,112,75TL peşin sermaye değeri ve sosyal yardım zammının tahsis onay tarihi olan 25/05/2004 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı kuruma verilmesine, fazla istemin reddine
2-)Alınması gereken 1237,28TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
3-)Davacı kurum kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde geçerli AAÜT hükümleri gereğince 2173,53TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı kuruma verilmesine,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde geçerli AAÜT hükümleri gereğince 1640,24TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-)Davacı kurum tarafından yapılan 300,00-TL bilirkişi gideri, 144,75-TL tebligat ve posta giderinden oluşan toplam 444,75-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre takdiren 400,00TL’sının davalıdan alınarak davacı kuruma verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-)Artan gider avanslarının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,” hükmünün yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine 13.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

…..