Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2016/5601 E. 2018/8259 K. 18.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/5601
KARAR NO : 2018/8259
KARAR TARİHİ : 18.10.2018

Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı kurum vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Yaşlılık aylıklarından yapılan kesintiyi düzenleyen 5510 sayılı Kanunun 88. maddesinin 14. fıkrasında “Kurum, prim ve her türlü alacaklarını, işverenlere olan borçlarından mahsup etmek suretiyle tahsil etmeye yetkilidir.” hükmüne, 16. fıkrada da “Kurumun süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usûlü Hakkında Kanunun 51’inci, 102’nci ve 106’ncı maddeleri hariç, diğer maddeleri uygulanır. …” hükmüne yer verilmiştir. 6183 sayılı Kanunun 71. maddesinin 1. fıkrasında ise, “Aylıklar, ödenekler, her çeşit ücretler, intifa hakları ve hasılatı, ilama bağlı olmayan nafakalar, emeklilik aylıkları, sigorta ve emeklilik sandıkları tarafından bağlanan gelirler kısmen haczolunabilir. Ancak haczolunacak miktar bunların üçte birinden çok dörtte birinden az olamaz.” hükmü ile kısmen haczi mümkün olan gelirlerin ne oranda haczedileceği belirlenmiştir.
Bu yasal düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, gelirlerin haczinde 6183 sayılı Kanunun 71. maddesi ile getirilen sınırlamalar ile, zor şartlarda geçimini temin eden sigortalılar yada emeklilerin, borçları yüzünden insanlık onuruna yakışmayan şartlarda hayatlarını sürdürmek zorunda kalmalarının önüne geçilmesi amaçlanmış olup 5510 sayılı Kanunda bu sınırlamalara istisna niteliği taşıyan bir düzenleme bulunmadığı gibi, anılan Kanunun 88. maddesinin 14. fıkrasına dayalı olarak, gelir ve aylıklardan 6183 sayılı Kanunun 71. maddesindeki sınırlamaları aşacak şekilde kesinti yapılması da mümkün değildir.

Mahkemece kısmen kabule ilişkin hüküm yerinde ise de, davanın yasal dayanağı olan 6183 sayılı Kanunun 58. maddesinde, itirazında tamamen veya kısmen haksız çıkan borçludan, hakkındaki itirazın reddolunduğu miktardaki kamu alacağının %10 oranında haksız çıkma tazminatına hükmedilmesi gerekirken bu hususun gözetilmemiş olması, yine davacının yaşlılık aylığından yapılan kesintinin 1/3 oranında olması gerekirken mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu kesintinin 1/10 oranında kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Ne var ki, bu konunun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hükmün gerekçe kısmının son paragrafında yer alan ”6183 sayılı Yasa’nın 71/2 maddesi gereğince 1/3 oranında yapılan maaş haczinin 1/10 oranında olması gerektiği, bu talebin kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından; aşağıda yazılacağı şekilde hüküm tesis edilmiştir.” cümlesinin silinerek yerine ”6183 sayılı Yasa’nın 71/2 maddesi gereğince 1/3 oranında yapılan maaş haczin yerinde olduğundan bu talebin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından; aşağıda yazılacağı şekilde hüküm tesis edilmiştir.” cümlesinin eklenmesine, Hüküm kısmının 1. bendinin silinerek yerine ”1-Davacının borçlu olmadığının tespitine yönelik talebinin reddi ile, reddedilen miktar üzerinden hesaplanan % 10 haksız çıkma tazminatının davacıdan alınrak davalı kuruma verilmesine” 3. bendisinin silinerek yerine ”3-Davacının dul aylığından yapılan kesinti oranının değiştirilmesine ilişkin talebinin reddine” cümlesinin eklenmesine hükmün bu şekliyle DÜZELTEREK ONANMASINA, 18.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

….