Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2016/17128 E. 2019/2953 K. 28.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/17128
KARAR NO : 2019/2953
KARAR TARİHİ : 28.03.2019

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ile davalı … ve … vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, 08.10.2007 tarihli iş kazası sonucu oluşan kurum zararının rücuan tahsili istemine ilişkin olup, Mahkemece, davalı … %60 ornında kusurlu, işveren vekili sıfatıyla … %10 oranında kusurlu, Ahmet Durmaz %20 oranında kusurlu bulunarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir.
5510 sayılı Kanun’un 12. maddesinin 2. fıkrasında; işveren vekili tanımlanmış olup, maddede “İşveren adına ve hesabına, işin veya görülen hizmetin bütününün yönetim görevini yapan kimse, işveren vekilidir. Bu Kanunda geçen işveren deyimi, işveren vekilini de kapsar. İşveren vekili ve 4857 sayılı İş Kanunu’nda tanımlanan geçici iş ilişkisi kurulan işveren, bu Kanunda belirtilen yükümlülüklerinden dolayı işveren ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur.” hükmü yer almaktadır.
Karara esas alınan raporda, her ne kadar davalı …’ya işveren vekili sıfatıyla kusur atfı yapılmış ise de, dosya kapsamından davalı …’nın işveren vekili sıfatı net olarak anlaşılamamakta olup; işveren vekilliği sıfatı yönündan araştırma yapılarak buna göre yeniden kusur raporu alınmalıdır.
Mahkemece, yukarıda anılan maddi ve hukuki olgular çerçevesinde, varılacak soruca göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 28/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.