Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2016/13921 E. 2018/11240 K. 27.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13921
KARAR NO : 2018/11240
KARAR TARİHİ : 27.12.2018

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, kurum işleminin iptali ile yaşlılık aylığı bağlanması istemine ilişkindir.
Mahkemece, konusu kalmayan dava hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına dair karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosya kapsamı incelendiğinde, davacının, 09.01.2014 tarihli tahsis talebinin reddedilmesi üzerine, 23.06.2014 tarihinde yeni bir tahsis talebinde bulunmuş ve 09.09.2014 tarihinde eldeki davayı açarak kurum işleminin iptali ile yaşlılık aylığının bağlanmasını talep etmiştir. Yargılama safhasında davacıya  01.04.2015 tarihinden itibaren yaşılık aylığı bağlandığı, 01.04.2015 tarihinde aylık bağlanmasına ilişkin tahsis talebi olup olmadığının araştırılmadığı, mahkemece, dava açıldıktan sonra 01.04.2015 tarihinde aylığın bağlanmış olması ve davanın açılmasına davalı Kurumun sebebiyet vermesi nedeniyle yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmış ise de, söz konusu hüküm eksik incelemeye dayalıdır.
Mahkemece, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilebilmesi için, uyuşmazlık konusu çekişmenin ortadan kalkması, başka bir anlatımla; her iki tarafında davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararının kalmamış olması gerekir.
Diğer taraftan, 6100 sayılı HMK’nın 331. maddesinin 1. fıkrası, “ Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder.” hükmüne amirdir.
Belirtilen açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, davacıya, dava açıldıktan sonra 01.04.2015 tarihinde aylık bağlandığı belirgin olmakla, dava açıldığı tarihteki talebe göre davanın gerçekten konusuz kalıp kalmadığı değerlendirilmemiştir. Zira 09.01.2014 tarihli tahsis talebinin reddedildiği, davacının 23.06.2014 tarihinde yeni bir tahsis talebinde bulunduğu, davacının kurum işleminin iptalinin de istenildiği işbu davada, davalı Kurum tarafından belirtilen işlem geri alınmaksızın, 01.04.2015 tarihinden itibaren aylık bağlanmıştır. Bu aylığa ilişkin yeni bir tahsis talebi olup olmadığı da araştırılmamıştır. Dolayısıyla, mahkemece, davacının dava açarken haklı olup olmadığı yönünde değerlendirme yapılıp sonucuna göre davanın gerçekten konusuz kalıp kalmadığı hususunda karar verilmeli ve yargılama giderlerinin de bu sonuca göre hükmedilmesi gerekmektedir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
 O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 27.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.