Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2016/13384 E. 2018/3366 K. 12.04.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/13384
KARAR NO : 2018/3366
KARAR TARİHİ : 12.04.2018

…..
Dava, yurtdışında Türk vatandaşlığında geçen borçlanmaya esas süreleri talep tarihinde Türk vatandaşı olma şartı aranmaksızın 3201 sayılı Kanuna göre borçlanma hakkı bulunduğunun ve yurtiçi çalışmaların aidiyetinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle, çalışmaların aidiyetine ilişkin dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, borçlanma talebi yönünden isteğin kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Davacı, Türk vatandaşlığında geçen yurtdışı hizmetlerinin borçlanabileceğinin tespiti ile hizmet döküm cetvelinde yer alan “… …..” isminin “…” olarak düzeltilmesi ve hizmetlerin kendisine ait olduğunun tespitini talep etmiş Mahkemece, yargılama sırasında davalı Kurum tarafından çalışmalar davacıya mal edildiği gerekçesiyle aidiyet yönünden konusuz kaldığına, borçlanma yönünden isteğin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, davacının yurtdışı hizmetlerin borçlanması yönünde karar isabetli ise de, aidiyet yönünde inceleme yapılıp konusuz kalıp kalmadığı irdelenmeksizin karar verilmiştir.
Şu halde öncelikle yapılması gereken iş; … …. isminde şahsın olup olmadığının araştırılarak var ise davaya dahil edilerek aidiyet tespiti istenen çalışmaların gerçekte kime ait olduğunu, çalışmanın fiili olup olmadığını kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya koyarak, toplanan tüm kanıtları birlikte değerlendirildikten sonra konusuz kalıp kalmadığı irdelenerek elde edilecek sonuca göre bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
…..