Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2016/12194 E. 2019/993 K. 11.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/12194
KARAR NO : 2019/993
KARAR TARİHİ : 11.02.2019

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, davalı …. A.Ş. yönünden kabulüne diğer davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ve davalı …. A.Ş. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden; davalılar vekiline gerekçeli kararın tebliğ edilmediği, gerekçesiz olarak tefhim edildiği, tefhim tarihine göre süresinde davalılar vekili tarafından her bir davalı adına maktu harç yatırmak suretiyle kararın temyiz edildiği,eksik harcın tamamlanması için mahkemece davalılardan biri vekili olarak ortak vekile muhtıra tebliğ edildiği, eksik harcın tamamlanmaması üzerine yine davalılardan biri vekili olarak tüm davalılar için temyizden vazgeçilmiş sayılmasına ilişkin ek kararın tebliğ edildiği ,davalılar vekili tarafından davalı …. A.Ş. adına ek kararın temyiz edildiği ve halen eksik harcın tamamlanmadığı anlaşılmaktadır.
Gerekçesiz hüküm tefhimi , gerekçeli kararın davalılar vekiline tebliğ edilmemesi ve usulüne uygun tebligat yapılmadan sadece davalılardan biri vekili olarak muhtıra ve ek karar tebliği hatalı olmuşutr.
Hükmün tefhiminin, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun Geçici 3’üncü maddesi uyarınca 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 489’uncu maddesinin yollamada bulunduğu, aynı Kanunun 388’inci maddesindeki unsurları içerir biçimde yapılmadığı gibi gerekçeli kararın da tebliğ edilmediği anlaşıldığından, Anayasa Mahkemesi’nin 2012/1034 bireysel başvuru numaralı talep konusunda verdiği, 10 Mayıs 2014 tarihli ve 28996 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 20.03.2014 tarihli kararında yer alan “…başvurucuya ilk derece mahkemesi kararının gerekçesini bilerek ve bu gerekçeye karşı iddialarını sunacak şekilde temyiz başvurusu yapma imkanı verilmesinde hukuki yarar bulunduğu…” şeklindeki gerekçe de dikkate alınmak suretiyle; gerekçeli kararın davalılara yöntemince tebliğ edilerek, temyiz süresi geçtikten ve gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 432’inci maddesindeki prosedür işletildikten sonra davalıların temyiz talepleri hakkında karar verilmelidir.
O hâlde, davacı Kurum ve davalı …. A.Ş. vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve sair hususlar incelenmeksizin hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan Pameks Giyim San. A.Ş.’ye iadesine, 11.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.