Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2016/115 E. 2016/3933 K. 22.03.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/115
KARAR NO : 2016/3933
KARAR TARİHİ : 22.03.2016

Mahkemesi : İş Mahkemesi
Tarihi : 13.10.2015

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmda belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı ve davalı … avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa’nın 79/10. maddesi ve 5510 sayılı Kanunun 86. maddesi olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar, kamu düzeni ile ilgili olduğundan, özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde, kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
Somut olayda davacının, murisi sigortalının 29.02.1996-10.04.2009 tarihleri arasında davalı işveren nezdinde, ücretsiz izinli olarak Aralık, Ocak ve Şubat ayları hariç olmak üzere her yıl 9 ay kesintisiz olarak çalıştığının tespitini istediği davada, dosyaya ibraz edilen belgelerin incelenmesinde; muris sigortalı hakkında davalı işyeri tarafından Kuruma herhangi bir hizmet bildirimde bulunulmadığı, talep döneminde çakışan başkaca sigortalı çalışma bulunmadığı ve davalı işyerinin faal olduğu, bordür döküm işi yaptığı anlaşılan ölenin 10.04.2009 tarihinde işyerine ait, işçilerin kaldığı bölümde yatarken gerçekleşen patlama sonucu öldüğü, Kurum müfettişlerinin 2010 yılında ifa ettikleri denetim sonucu, gerçekleşen olayın iş kazası olduğunun tespit edildiği ve gerek davalı Kurum tarafından tanzim edilen belgeler ile gerekse ceza soruşturmasına ilişkin düzenlenen rapor ve alınan taraf, tanık beyanları ile murisin, mahkemenin kabulünün aksine, sadece iş kazasının vuku bulduğu tarihte bir gün süreyle değil, öncesinde de davalı işyeri nezdinde hizmetlerinin bulunduğu sabit görülmekle, yapılan değerlendirme ve inceleme dosya kapsamı ile örtüşmediği gibi hüküm kurmaya elverişli ve yeterli değildir.
Mahkemece yapılacak iş; artık muris Ş…. K….’in, iş kazası sonucu öldüğü 10.04.2009 tarihinden önce de davalı işyerinde, süresinin tespiti gerekli hizmetlerinin bulunduğunun kabulü ile, re’sen araştırma yapılarak, tarafların gösterdiği delillerle yetinilmeyip; murisin çalışmasının gerçekliği, işin kapsam ve niteliğiyle, süresinin belirlenebilmesi amacıyla, re’sen seçilecek diğer bordro tanıkları ile aynı çevrede işyeri olan işveren ya da bu işverenlerin çalıştırdığı bordrolara geçmiş diğer kişiler ilgili Kolluk ve Kurumdan sorulmak suretiyle saptanarak bilgi ve görgülerine başvurulmalı; ölen çalışanın, çalışma gün ve saatleri, işin mevsimlik olup olmadığı ,sigortalının kayıtlarda gözükmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği ya da bildirim dışı kaldığı hususu ile ödemelerin nasıl yapıldığı gereğince yeterince araştırılmalı; gerekli tüm soruşturma yapılarak uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip, deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemece, belirtilen maddi ve hukuki esaslar göz önünde tutulmadan eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde; davacı ve davalı …. avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istem hâlinde davacıya iadesine, 22.03.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.