Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2016/10599 E. 2016/11528 K. 22.09.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/10599
KARAR NO : 2016/11528
KARAR TARİHİ : 22.09.2016

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Davacı, davalı işyerinde 27.4.2007-3.5.2010 tarihleri arasında bildirilmeyen hizmetlerinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, ilâmda belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun Geçici 7. maddesi uyarınca davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesidir. Anılan Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden, (1096760) nolu davalı … İletişim Hizmetleri End. ve Tic. A.Ş.’ne ait işyerinin 14.02.1997 tarihinde kapsama alındığı, davaya konu edilen dönemlerde işyerinin faal olduğu, davacıya ilişkin 02.02.2009-05.03.2010 tarihleri arası davalı …. İletişim Hizmetleri End. ve Tic. A.Ş.’ne ait bu işyerinden bildirim yapıldığı, davalı olarak gösterilen (1040844) sicil nolu … Bilgi Sistem End. ve Tic. A.Ş işyerinin 01.03.1998-31.12.2001 tarihleri arası kapsamda olduğu, talep konusunu dönemde kapsamda bulunmadığı ve bu işyerinden davacı adına bildirimli çalışma bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece, resen bordro tanıkları dinlenmediği, dinlenen davacı tanığının işyeri çalışanı olmadığı beyanlarının tek başına yeterli olmadığı, açıklanan şekilde fiili çalışmanın varlığının yöntemince araştırılmadan sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş; uyuşmazlık konusu dönem yönünden işverence bildirim yapılan çalışmaların haricindeki sürelere ilişkin dönem yönünden tüm çalışma dönemine yönelik kesintisiz çalışıldığı iddia edildiğinden, hizmet tespiti davalarında gerekli araştırmaların mahkemece re’sen yapılması ilkesi ışığında; Mahkemece, öncelikle davacının beyanı alınarak husumetin kime yönetildiği sorularak, (1040844) sicil nolu … Bilgi Sistem End. Ve Tic. A.Ş yönünden husumet durumunun değerlendirilerek, dosya içerisinde yer alan (1096760) sicil nolu davalı … İletişim Hizmetleri End. ve Tic. A.Ş. işyerine ait uyuşmazlık konusu tarihleri arası davalı Kuruma verilmiş dönem bordrolarından kayden çalışması görünen bordro tanıkları re’sen belirlenerek beyanlarına başvurulmalı; dönem bordrolarında bildirimli çalışan bordro tanıkları tespit edilemediğinde veya tanıklara ulaşılamadığında, sigortalı ile birlikte çalışan kişiler ile aynı çevrede işyeri olan işveren ya da bu işverenlerin çalıştırdığı kişiler re’sen saptanarak bilgi ve görgülerine başvurulmalı; bozmadan önce dinlenilen tanığın anlatımları ile bozmadan sonra bilgi ve görgülerine başvurulan tanıkların beyanları arasında varsa çelişkiler giderilmeli; dinlenen tanıkların hizmet döküm cetveleri, Kurum kayıtları ve vergi kayıtları celp edilerek beyanları denetlenmeli, sigortalının kayıtlarda görünmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği ya da bildirim dışı kaldığı hususu yeterince araştırılmalı; çalışmanın varlığı, kısmi ve kesintili olup olmadığı yöntemince araştırılmalı, toplanan tüm kanıtlar birlikte değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre, karar verilmelidir.
Açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.