Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2015/853 E. 2015/3674 K. 03.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/853
KARAR NO : 2015/3674
KARAR TARİHİ : 03.03.2015

Mahkemesi : Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.Mahkemece, bozmaya uyularak ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.

Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ….. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dava, üst düzey yöneticisi olduğu A.Ş.’in prim ve gecikme zammı borçları nedeniyle gönderilen 11.08.2010 tarih ve 124723 sayılı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
Önceki bozma ilamında; 30.06.2010 tarih ve 10254173 sayılı ödeme emrine konu borç döneminin 2003/1-6 olup bu ödeme emrinden sonra Kurum tarafından eldeki davaya konu ödeme emrinin düzenlenerek gönderildiği ve her iki ödeme emrindeki borcun dönemi, nev’i ve asıl alacak yönünden miktarının aynı olduğu anlaşıldığından, 30.6.2010 tarihli ödeme emrinin iptali istemiyle açılan 2010/348 esas sayılı dava dosyasının kesinleşmesi beklenerek, sonucuna göre eldeki dava hakkında bir karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamı sonrasında yapılan yargılamada, 2010/348 esas sayılı dava dosyasının retle sonuçlanarak kesinleştiğine dayalı olarak eldeki davanın reddine karar verilmiştir.Uyap ortamı üzerinde yapılan araştırmada; 2010/348 esas sayılı dava dosyası Dairemizce bozulduktan sonra, Mahkemesince 26.3.2013 tarih ve 2012/448 esas ve 2013/199 karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verildiği, bu kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 29.9.2014 tarih ve 2014/18612 esas ve 2014/18921 karar sayılı ilamı ile bozulduğu ve henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır.
Mahkemece, diğer davanın kesinleşmesi beklenerek; aynı prim borç dönemine ilişkin olarak mükerrer tahsilata neden olmayacak şekilde, karar verilmesi gerekirken, uyulan bozma ilamı gerekleri yerine getirilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırıdır.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 03.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.