Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2015/8242 E. 2016/1101 K. 28.01.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/8242
KARAR NO : 2016/1101
KARAR TARİHİ : 28.01.2016

Mahkemesi : İzmir 12. İş Mahkemesi
Tarihi : 17.02.2015
No : 2014/148-2015/73

Dava, Emekli aylığının kesilmesine ilişkin kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 79/10. ve 5510 sayılı yasanın 86. maddesi olup bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
İncelenen dava dosyasında, davalı Kurum müfettişlerince yapılan denetim sonrasında, dava dışı G… Tem. Hiz. Ve Depo İşl. Tic. Ltd. Şti ünvanlı işyerinden yapılan bildirimlerin sahte olduğunun tespit edilmesi üzerine, davacının söz konusu işyerinden 25.09.2006-30.11.2006 tarihleri arasından bildiriminin davalı Kurum tarafından iptal edilmesi sonucu, davacıya bağlanan yaşlılık aylığının 01.10.2007 tarihi itibariyle iptal edilerek 01.10.2007-23.02.2014 tarihleri arasında yersiz ödenen aylıkların geri istenildiği, söz konusu çalışmaların gerçek olduğunun tespiti ile kurum işleminin iptali ve kesilen aylıkların tekrar bağlanmasına ilişkin işbu davanın açıldığı, mahkemece, yargılama aşamasında dinlenen tanıkların söz konusu şirkette çalıştıkları tarih aralığını net olarak ifade etmemeleri, soyut beyanda bulundukları, işyeri adresini açık olarak belirtemedikleri, işyeri patronunu O.. olarak bilmelerine karşılık şirket yetkilileri arasında O.. isminde birinin bulunmadığı, buna göre davalı Kurum tarafından düzenlenen denetmen raporunun aksinin ispat edilemediğinden bahisle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkemece verilen karar eksik incelemeye dayalıdır. Dava konusu esas itibariyle hizmet tespitine ilişkin olduğundan, öncelikle davacı 6100 sayılı HMK nın 31. Maddesi kapsamında dinlenilmeli, dava konusu işyerine ait bilgiler sorulmalı, davacının çalıştığı işyerinde çalıştığı süreler ile bu süre zarfında ne iş yaptığı net olarak belirlenmeli, varsa buna ilişkin delilleri sorulmalı, bildirim yapılan işyerinin varlığı araştırılmalı, bu kapsamda, mevcut ticaret sicili adresinden zabıta araştırması yapılmalı, vergi kayıtları getirtilmeli, yine zabıta araştırması ile komşu işyeri araştırması yapılarak tespit edildiği takdirde bu işyerlerinden bordrolu tanıklar dinlenilmeli, dava dışı şirketten toplamda 127 kişi adına bildirim yapıldığı anlaşılmakla, re’sen bu kişiler arasından ihtilaflı dönemde gözetilmek suretiyle tanık sıfatıyla ayrıntılı beyanlarına başvurulmalı, belirdiği takdirde çelişkiler giderilmeye çalışılmalı, söz konusu işyerinden yapılan bildirimler iptal edildiğinden, aynı konuda varsa başka dava dosyaları araştırılmalı, tespit edildiği takdirde işbu dava dosyası arasına ikmal edilmeli, böylelikle uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 28.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.