Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2015/5570 E. 2016/4765 K. 04.04.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5570
KARAR NO : 2016/4765
KARAR TARİHİ : 04.04.2016

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosya içeriğinden; Kurum’un… 2012/5677 Esas sayılı dosyasında davalı aleyhine yürütülen takipte, davalıya 25.03.2002-25.03.2006 tarihleri arası 21.282,57 TL asıl ve faizi ile birlikte toplam 43.741,71 TL yersiz aylık alacağı için takip yürüttüğü, davalı- borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu, ayrıca davalının …İş Mahkemesi’de açtığı, Kurum’a 21.282,57 TL borçlu olmadığının tespitine yönelik davanın, Mahkemenin 12.10.2013 Tarih ve 2013-283 E.- 2013/4 K. sayılı kararı ile davalının 25.03.2002-25.03.2006 tarihleri arası yurtdışında ikamete dayalı sosyal yardım alığından bahisle reddedildiği, bu kararın Yargıtay …ukuk Dairesi’nin 17.10.2014 Tarih ve 2013/18074 E- 2014/20086 K. sayılı ilamıyla onandığı, yine Kurum’dan gelen 13.05.2014 tarihli müzekkere cevabında davalıya yeniden bağlanan 01.06.2011-24.12.2012 tarihleri arası aylıkların toplamı 22.324,00 TL alacağın 22.145,11 TL’sinin dosya borcuna, 178,89 TL’sinin soysal güvenlik destek primi borcuna 17.01.2013 tarihinde mahsup edildiği anlaşılmaktadır.
5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 96’ncı maddesi ile, “Kurumca işverenlere, sigortalılara, isteğe bağlı sigortalılara gelir veya aylık almakta olanlara ve bunların hak sahiplerine, genel sağlık sigortalılarına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere, fazla veya yersiz olarak yapıldığı tespit edilen bu Kanun kapsamındaki her türlü ödemeler;
a) Kasıtlı veya kusurlu davranışlarından doğmuşsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla on yıllık sürede yapılan ödemeler, bu ödemelerin yapıldığı tarihlerden,
b) Kurum’un hatalı işlemlerinden kaynaklanmışsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla beş yıllık sürede yapılan ödemeler toplamı, ilgiliye tebliğ edildiği tarihten itibaren üç ay içinde yapılacak ödemelerde faizsiz, üç aylık sürenin dolduğu tarihten sonra yapılacak ödemelerde ise bu süre sonundan, itibaren hesaplanacak olan kanunî faizi ile birlikte, ilgililerin Kurum’dan alacağı varsa bu alacaklarından mahsup edilir, alacakları yoksa genel hükümlere göre geri alınır…” hükmü getirilmiştir
Anılan yasal düzenleme çerçevesinde, davalının birikmiş aylıklarının takibe konu borcuna mahsup edilip edilmediği, buna göre davanın kısmen ya da tamamen konusuz kalıp kalmadığı araştırılmadan yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
Bu maddî ve hukukî olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usûl ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem hâlinde davalıya iadesine, 04.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.