Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2015/4332 E. 2015/21902 K. 10.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4332
KARAR NO : 2015/21902
KARAR TARİHİ : 10.12.2015

Mahkemesi : Ordu İş Mahkemesi
Tarihi : 04.11.2014
No : 2013/800-2014/671

Dava, yersiz ödenen primlerin iadesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın konusuz kalması nedeniyle reddine, ek karar ile davalı Kurum vekilinin temyiz itirazının, yasal süre geçtikten sonra yapıldığı gerekçesi ile reddine karar verilmiştir.
Temyiz itirazının reddine ilişkin ek kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Hüküm İş Mahkemesinden verilmiştir. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 8. maddesi hükmüne göre ise; İş Mahkemelerinden verilmiş bulunan nihai kararların, hükmün tefhimi, bu mümkün olmamış ise tebliğinden itibaren 8 gün içinde temyiz olunması gerekir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 321/2. maddesinde, kararın tefhiminin, mahkemece hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklanması ile gerçekleşeceği, ancak zorunlu hâllerde, hâkimin bu durumun sebebini de tutanağa geçirmek suretiyle, sadece hüküm özetini tutanağa yazdırarak kararı tefhim edebileceği; bu durumda gerekçeli kararın en geç bir ay içinde yazılarak tebliğe çıkartılması gerektiği belirtilmiştir. Hükmün, anılan şekilde tebliğ edilmemesi durumunda, 8 günlük temyiz süresi, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren başlayacaktır.
Mahkemece, hükmün ferilerinin kısa kararda açıklanmadığı gözetildiğinde, tefhim yetersiz olup, davalı vekilinin, gerekçeli kararın tebliğ edildiği 05.12.2014 tarihine göre, 12.12.2014 tarihli temyiz itirazı 8 günlük yasal sürede olduğundan, temyiz süresinin geçtiğinden bahisle verilen 12.12.2014 tarihli ek kararın BOZULMASINA;
2-Dosyanın incelenmesinde, fazla ödenen primlerin iadesi istemine ilişkin açılan davada, davalı Kurum tarafından yargılama safhasında 5.504,66 TL nin davacı hesabına yatırıldığı, davacı vekilinin, fazlaya ilişkin haklarını müracaata bıraktıklarını belirtmesi üzerine, Mahkemece, dava konusuz kaldığından reddine karar verilmiş ve davalı kurum aleyhine yargılama giderlerine hükmedilmiş ise de; dava dilekçesi ile 9632,03 TL nin tahsili istenilmiş, davalı kurum tarafından 5504,66 TL nin yatırılması karşısında davacı vekilince 27.05.2014 tarihli duruşmada Kurumun 6000,00 TL yi ödediği, geri kalan kısımdan masraf ve vekaletname ücreti talep edilmediği takdirde feragat edebileceklerini belirttiği, davalı Kurum vekilince vekalet ve masraflardan feragat haklarının bulunmadığının beyan edildiği, son celsede davacı vekilince fazlaya ilişkin haklarını müracaata bıraktıklarını belirtmesi karşısında, ödemesi yapılan (davacı tarafça kabul edilen kısım yönünden) miktar bakımından davanın konusuz kaldığı, geri kalan kısım yönünden ise tespit edilen hususlar nazarında bir dava olup olmadığı belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 10.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi