Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2015/3299 E. 2016/6564 K. 25.04.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3299
KARAR NO : 2016/6564
KARAR TARİHİ : 25.04.2016

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Asıl dava Kurum işleminin iptali ile borçlu olmadığının tespiti ve kesilen aylıkların yasal faiziyle ödenmesi, birleşen dava ise yersiz ödenen aylıkların tahsili, istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamda belirtildiği gibi asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1)5510 sayılı Yasa’nın 96. maddesi, “Kurumca işverenlere, sigortalılara, isteğe bağlı sigortalılara gelir veya aylık almakta olanlara ve bunların hak sahiplerine, genel sağlık sigortalılarına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere, fazla veya yersiz olarak yapıldığı tespit edilen bu Kanun kapsamındaki her türlü ödemeler;
a) Kasıtlı veya kusurlu davranışlarından doğmuşsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla on yıllık sürede yapılan ödemeler, bu ödemelerin yapıldığı tarihlerden,
b) Kurum’un hatalı işlemlerinden kaynaklanmışsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla beş yıllık sürede yapılan ödemeler toplamı, ilgiliye tebliğ edildiği tarihten itibaren yirmidört ay içinde yapılacak ödemelerde faizsiz, yirmidört aylık sürenin dolduğu tarihten sonra yapılacak ödemelerde ise bu süre sonundan itibaren hesaplanacak olan kanunî faizi ile birlikte, ilgililerin Kurum’dan alacağı varsa bu alacaklarından mahsup edilir, alacakları yoksa genel hükümlere göre geri alınır…” hükmünü içermektedir.
Yukarıdaki bilgiler ılığı altında iş bu davada, sigortalı hakkında söz konusu fıkranın (a) bendi gereğince uygulama yapılarak hatalı işlemin belirlendiği tarihten geriye doğru 10 yıllık sürede yapılan ödemeler ayrıştırılmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu kısmen kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
2) Hükme esas alınan hesap bilirkişi raporunu hesaplama yöntemi dosya kapsamından tam olarak anlaşılamadığından, dosya yeniden hesap bilirkişisine gönderilerek, hesaplama yöntemi ve uygulaması ayrıntılı olarak gösterilerek, yeniden rapor tanzim edilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması, hatalıdır.
Bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın, mahkemece, hatalı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı ve davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 25.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.