Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2015/25065 E. 2018/252 K. 22.01.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/25065
KARAR NO : 2018/252
KARAR TARİHİ : 22.01.2018

Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ve davalı … … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı Kurum avukatının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davalı … İdaresinin temyiz itirazlarına gelince;
Dava, 16.08.2006 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu hak sahiplerine bağlanan gelirin rücuan tazmini istemine ilişkin olup davanın yasal dayanağı … yönünden 506 sayılı Kanunun 26/1 maddesi, … yönünden 506 sayılı Kanununun 26/2 maddesidir.
Tatlıca Köyünde yol yapım çalışmalarında greyder operatörü olarak görev yapan sigortalı, greyderin manevra yapmasıyla …’ın babasına ait tarla kenarında bulunan ağaçtan çitin yıkılmasına neden olmuş, aralarında geçen münakaşadan sonra adı geçen davalı, evindeki tüfeği alıp olay yerine geri dönmüş ve sigortalıyı öldürmüştür. Mahkeme, iş bu dosyada alınan kusur raporuna göre davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalı olarak tesis edilmiştir.
02.07.2014 tarihli kusur raporunda kasten adam öldürme eylemi nedeniyle …’ın % 80, çitin bozulmaması için daha dikkatli davranması gerekirken greyderin tekerinin davalı …’in çitine temas etmemesi için dikkatli davranması gerektiği, adı geçen davalının hakaret ve küfürlerine aynı şekilde karşılık verdiği gerekçesiyle sigortalının % 10, yol durumunun yeterince araştırılmaması, çalışma ve görüş emniyetinin sağlanması için gerekli tedbirleri almadığı, sigortalının talimatlara uygun çalışmasını sağlamak amacıyla gerekli çabayı göstermediği gerekçesiyle davalı …’nin % 10 kusurlu olduğu kanaati belirtilmiştir. Mahkemece, anılan rapora itibar edilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kesinleşen ceza dosyasında sigortalının davalı … tarafından kasten öldürüldüğü, bu suç nedeniyle adı geçen davalının müebbet hapis cezası ile cezalandırıldığı ve hakkında haksız tahrik hükümlerine ilişkin TCK.nun 29. maddesinin uygulanması sonucu cezasında indirim yapılarak 18 yıl hapis cezası ile cezalandırıldığı ve hükmün Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Eldeki davada, davalı … İdaresinin hükme esas alınan kusur raporunda tartışılan önlemleri almaması sonucu oluşan durum ile sigortalının ölümü arasında uygun neden-sonuç bağı bulunmadığına göre, davalı Kurumun zararlandırıcı sigorta olayında kusurunun bulunmadığı; ceza davasında olayın oluşu yönündeki tespitin hukuk hakimi yönünden bağlayıcı olması karşısında, davalı … hakkında haksız tahrik hükümleri gereğince müebbet hapis cezasının 18 yıl hapis cezasına indirilmesi nazara alınarak, bu haliyle davalının %100 sorumlu olduğu, tazminat tutarında Borçlar Kanununun 43 ve 44. maddeleri uyarınca, kazanılmış hak da gözetilerek indirim yapılması gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, temyiz eden davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli kabul edilmeli ve bozma sonrası yürütülecek yargılamada, hükmü temyiz etmeyen davalı … yönünden davacı Kurum lehine oluşan usuli kazanılmış hak durumu gözetilmek üzere hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 22.01.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.