YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/23391
KARAR NO : 2015/23079
KARAR TARİHİ : 24.12.2015
Mahkemesi : İzmir 9. İş Mahkemesi
Tarihi : 02.11.2015
No : 2014/677-2015/436
Asıl dava, 5510 sayılı Yasanın 56. ve 96. maddeleri gereği Kurum işleminin iptali, birleşen dava ise, hak sahibi davalıya yersiz ödendiği iddia olunan aylıkların tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak, ilamında belirtilen gerekçelerle asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davalı-birleşen dosya davacısı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Mahkemece, Dairemizin …. gün, ….. E. 2014/…..K. sayılı bozma ilamına uyulduğu halde, bozma gereği yerine getirilmediği anlaşılmakta olup, dosyada yer alan bilgi ve belgeler karar vermeye elverişli görünmemektedir. Bu bakımdan; Mahkemece, bozma öncesinde Urla Polis Merkez Amirliği tarafından 23.10.2013 havale tarihli yazı ekinde gönderilen tutanaktan davacı-birleşen dosya davalısı H.. K..’nın boşandığı eşi Murat Bulut yerine sehven oğlu E.. B.. ismi ile araştırma yapıldığının anlaşıldığı, bozmada belirtilmesine rağmen, bozma sonrasında bu adresten davacının boşandığı eşi ile birlikteliği hakkında yeniden araştırma yapılmadığı, diğer bazı adreslerinden de araştırma yapılmadığı anlaşılmış olup bu hususta tutanakta yer alan ve ayrıca davacının ve eşinin ihtilaf konusu dönemde adres kaydı olup araştırma yapılmayan diğer yerlerden yeniden kolluk araştırması yapılmalı, SGK Denetmen raporunda çelişki bulunduğu bozma ilamında vurgulanmış olmasına karşın, rapordaki bu çelişki bozma sonrası yargılama aşamasında giderilmemiş olup Mahkemece SGK denetmenleri tutanak tanığı olarak dinlenmek suretiyle rapordaki çelişki giderilmeli, rapordaki geçen ifadelere
./..
bakıldığında araştırmanın davacının oğlu E.. B.. adı belirtilerek yapıldığı da göz önünde bulundurularak, SGK denetmenlerine ifade veren tanıkların Mahkemece alınan ifadelerindeki çelişkiler de giderilmeli, davacının boşandığı eşinin Hizmet Döküm Cetveline göre, 2010-2012 yılları arasındaki dönemde çalıştığı ve Kurumun İzmir İl Müdürlüğü’ne kayıtlı olduğu anlaşılan işyerlerinden davacının boşandığı eşinin adres bilgileri sorulmalı, bu dönemde boşanılan eşin İstanbul’da çalıştığı iddia edildiğinden bu konudaki uyuşmazlık giderilmeli, yargılama aşamasında dinlenilen tanık beyanları yetersiz görülmekle, tarafların yaşadığı yerlerden yapılacak kolluk araştırması ile, tarafları ve olayları bilebilecek kişilerden tespit edilerek olayı aydınlatmaya yetecek kadar kamu tanığının bilgi ve görgüsüne başvurulmalı, belirdiği taktirde tanık anlatımları arasındaki çelişkiler giderilmeli, böylelikle boşanılan eşle fiilen birlikte yaşamanın gerçekleşip gerçekleşmediği, Kurum işlemlerinin yerinde olup olmadığı toplanan kanıtlar ışığında değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı-birleşen dosya davacısı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 24.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.