Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2015/21896 E. 2015/20103 K. 19.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/21896
KARAR NO : 2015/20103
KARAR TARİHİ : 19.11.2015

Mahkemesi : Gümüşhacıköy Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 16.06.2015
No : 2013/220-2015/125

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 01.10.2008 tarihine kadar geçen çalışmalarının göz önünde bulundurularak itibari hizmet süresinin sigortalılık sürelerine eklenmesi gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum ve davalı G… A.Ş. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın, 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 4-a bendi kapsamındaki sigortalılara ilişkin olduğu ancak, geçiş hükümlerini içeren aynı Yasa’nın geçici 7. maddesi hükmünde “bu Kanun”un yürürlük tarihine kadar 17.07.1964 tarihli ve 506 sayılı, 02.09.1971 tarihli ve 1479 sayılı, 17.10.1983 tarihli ve 2925 sayılı, bu Kanunla mülga 17.10.1983 tarihli ve 2926 sayılı, 08.06.1949 tarihli ve 5434 sayılı Kanunlar ile 17.07.1964 tarihli ve 506 sayılı Kanun’un geçici 20. maddesine göre sandıklara tâbi sigortalılık başlangıçları ile hizmet süreleri, fiilî hizmet süresi zammı, itibari hizmet süreleri, borçlandırılan ve ihya edilen süreler ve sigortalılık süreleri tabi oldukları Kanun hükümlerine göre değerlendirilirler.” hükmü ve genel olarak yasaların geriye yürümemesi (geçmişe etkili olmaması) kuralı karşısında davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa’nın Ek 5. maddesidir.
Anayasa Mahkemesi’nin 27.03.2007 tarihli 26475 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 04.10.2006 tarihli ve 2002/157 Esas 2006/97 Karar sayılı kararı ile 506 sayılı Yasa’ya 2098 sayılı Yasa ile Ek 1. madde olarak eklenen, 3395 sayılı Yasayla kapsamı genişletildikten sonra 3520 sayılı Yasa ile Ek. 5. madde olarak numaralandırılan düzenlemede yer alan “azotlu gübre ve şeker sanayii” ibaresi iptal edilmiş ise de, Anayasa’nın 153/5. maddesi uyarınca Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ilkesi de gözetildiğinde, davacının Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararının yürürlük tarihi olan 27.03.2007 tarihinden önceki dönem yönünden itibari hizmetten yararlandırılması mümkün değildir. İtibari hizmet süresi olanağından 27.03.2007 tarihinden önceki dönemde yararlanmak için, Yasa’nın öngördüğü biçimde, işkolu ve işyeri koşullarının birlikte gerçekleşmesi zorunluluğu vardır.

Dava konusu olan. 28.03.2007 – 30.09.2008 tarihleri arasındaki dönem yönünden ise, iş koluna ilişkin koşul dışındaki unsurlarda (işyeri koşullarında) bir değişiklik olmamıştır. İptal kararı ile 28.03.2007 – 30.09.2008 tarihi arasındaki dönemde, anılan madde koşullarının davacı yönünden gerçekleşip gerçekleşmediğinin incelenmesi amacıyla düzenlenerek karara dayanak yapılan bilirkişi raporundan işyerinde, davacının, doğrudan ek 5. maddede sayılan çelik, demir ve tunç döküm, zehirli, boğucu, yakıcı, öldürücü ve patlayıcı gaz, asit, boya işleriyle ve patlayıcı maddeler yapılmasında ve kaynak işlerinde çalışmasının bulunmadığı, tütün işleme işi yapan fabrikada çalıştığı anlaşılmaktadır. Öte yandan işyerinde tütün tozlarından dolayı eczaneden alınan maskelerin kullanıldığı tanık ifadelerinde belirtilmektedir. Davacının, 28.03.2007 – 30.09.2008 tarihleri arasındaki işyeri, çalıştığı birim ve yaptığı iş tereddüde mahal vermeksizin belirlenmeden, işyerinin fiziki durumu keşifle tespit edilmeden, davacının yaptığı işin, gaz maskesiyle çalışmayı gerektiren iş olup olmadığı hususunda gerekli araştırma ve yeterli inceleme yapılmadan, mahkemece, yazılı şekilde karar verilmesi, eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.
Mahkemece, 28.03.2007 – 30.09.2008 tarihleri arasında davacının, çalıştığı birim ile yaptığı iş (üretim, bakım, aşçı, teknik eleman, bahçıvan, yazıcı, güvenlik görevlisi, vs.), işverenden davacının işyeri şahsi dosyası da celbedilerek tereddüde mahal vermeyecek şekilde tespit edilmeli; davacının çalışmasına konu davalı işverenin işyeri ile ilgili denetimlerin yapıldığı müfettiş raporları araştırılıp celbedilmeli; işyerinin bölümleri, nitelikleri ve buralardaki çalışma süreleri somutlaştırılmalı; işyerinin fiziksel koşulları keşif ile tespit edilmeli; davalı işveren vekilince, eldeki dava dosyası ile emsal nitelikte olduğu belirtilen A… İş Mahkemesi’nin …./…E – …./.. K. sayılı dosyası celbedilmeli; işlenilen tütün miktarı, işleme esnasında kullanılan kimyasal maddeler ( zehirler vs.) ve kimyasal maddelerin kullanılma dönemleri işverenden sorulup, kullanılan maddelerin insan sağlığına etkileri ve gaz maskesi ile korunmanın şart olup olmadığı hususlarını da değerlendiren işgüvenliği konularında uzman bilirkişiden rapor alınmalı; alınan rapor mevcut delillerle birlikte değerlendirilerek sonucuna göre davacının 506 sayılı Yasa’nın Ek 5. maddesinin IV. bendin (1.2.3.4.) alt bentlerinde belirtilen işleri yaparken fiziksel dış etkenlerin ve olumsuz çalışma koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği irdelenerek karar verilmelidir
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz, edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMAS1NA, temyiz harcının istek halinde davalılardan G…A.Ş.’ye iadesine, 19.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.