YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/21069
KARAR NO : 2015/19168
KARAR TARİHİ : 10.11.2015
Mahkemesi :Manisa 1. İş Mahkemesi
Tarihi :10.09.2015
No :2014/553-2015/601
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz etmeleri üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmakla, Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
25.06.2014 tarihli Dairemiz bozma ilamında komşu işveren ve işyeri çalışanlarının tespiti ile çalışmanın niteliği ve süresi konusunda bilgi ve görgülerine başvurulması istenmiştir. Uyulan bozma ilamı sonrasında; Mahkemece komşu işverenler zabıta marifetiyle tespit edilmiş olup, tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulmuş, davacının murisinin, davalıya ait kamyonda şoförlük yaptığını doğruladıkları görülmüştür. Tanık beyanları ve davacının murisinin 1479 sayılı Yasa kapsamında sigorta tescilinin bulunmaması, trafik ceza tutanaklarının varlığı ve vergi mükellefiyeti ile davalının nakliyecilik faaliyeti nedeniyle 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olması; davacının murisi ile davalının arasındaki hukuki ilişkinin zaman ve bağımlılık unsurlarını taşıdığı ve hizmet akdi niteliğinde olduğu, dava konusu dönemde fiilen çalışıldığının dosya kapsamı ile belirlenmesi karşısında davanın kabulüne karar vermek gerektiği gözetilmeksizin davanın reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı geretirir.
O hâlde, davacı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
./…
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davacıya iadesine, Üye muhalefetine karşı, Başkan Üyeler; oylarıyla ve oyçokluğuyla 10.11.2015 gününde karar verildi
../…
KARŞI OY
Davacı, eşinin babasına ait nakliye işyerinde 13.11.1997-5.5.2002 tarihleri arasında şoför olarak çalıştığının tespitini istemiştir. Davalı baba Şükrü, oğlunun kendi kamyonunda hizmet akdi ile çalışmadığını, kamyonu kendi adına çalıştırdığını savunmuştur.
Daire çoğunluğu ile aramızdaki görüş ayrılığı, dosyadaki mevcut delil durumuna göre hizmet akdi ile çalışmanın ispatlanıp ispatlanmadığı noktasındadır.
Davalı Şükrü’nün daha önce nakliyecilik işinde kullanılan bir adet kamyonunun olduğu, bu kamyonun oğlu muris adına kayıtlı olduğu ve kendi adına nakliyecilik yaptığı, murisin bu araç ile 1995 yılında kaza yaptığı ve kaza nedeniyle aracın üzerine haciz konulduğu, söz konusu aracın icradan satışında davalı babanın tekrar aracı satın aldığı ancak bu kez aracın mülkiyetini oğluna vermeyip kullanımını verdiği, müteveffa ………..’in yine kendi adına nakliyecilik yaptığı şeklindeki savunmanın aksi davacı tarafından ispatlanamamıştır. Tanık beyanları taraflar arasındaki hukuki ilişkiyi açıklığa kavuşturacak nitelikte değildi.
Yerel Mahkeme aynı delillerle daha önce iki kez kabul kararı vermesine rağmen Daire tarafından mevcut delillerin karar vermeye yeterli olmadığı, eksik araştırmayla karar verildiği nedeniyle bozulmuştur. Son bozmadan sonra ise yine davacı lehine yeni delil elde edilememiş, aksine tanıklardan Selahattin, müteveffanın babası ile işleri ve aşlarının bir olduğunu beyan etmiştir. Aynı delillerle bu kez çoğunluk tarafından hizmet akdinin taraflar arasında kurulduğu yönünde bozma yapılması yerinde değildir.
Hizmet akdinin varlığının ispatı bunu iddia eden davacıya aittir. Muris, sağlığında babasına karşı sigortalılık talebinde bulunmamış ölümünden sonra eşi tarafından açılan davada da hizmet akdinin varlığı ispatlanamamıştır. Bu nedenle yerel mahkeme kararının onanması görüşünde olduğumdan çoğunluk görüşüne katılmıyorum.
……….
Üye