Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2015/18481 E. 2015/19160 K. 10.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/18481
KARAR NO : 2015/19160
KARAR TARİHİ : 10.11.2015

Mahkemesi : Ortaca 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 20.09.2013
No : 2013/163-2013/795

Dava rücuan taziminat istemine ilişkindir.
Mahkemece bozmaya uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir..
Hükmün, davacı Kurum ve davalıların avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ….tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı Kurum vekilinin tüm, davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Önceki bozma ilamında; “Dava, 22.02.2005 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirlerin 506 sayılı Yasa’nın 26 maddesine göre davalılardan rücuan tahsili istemine ilişkindir.
İş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirlerin peşin sermaye değerini gösteren tablolara göre; hak sahiplerinin, 22.05.2005 tarihinden itibaren gelire girdikleri, 01.06.2005 tarihten itibaren 506 sayılı Yasanın 92. maddesi gözetilerek bir mahsup işleminin yapılmış olduğu görülmektedir.
İş kazası nedeniyle gelire giren sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirlerin ilk peşin değerinin tespiti kapsamında; bağlanan gelirlerin Peşin Sermaye Değeri Hesap Tablosunda 506 sayılı Yasanın 92. maddesi gereğince mahsup işlemi yapıldığı, mahsubu yapılan bu gelirlerin içerisinde artışlarda bulunduğundan; anılan madde gereği ilk peşin değerli gelirden bu maddeye göre düşülen miktarlar da gözetilmek suretiyle, her bir hak sahibine bağlanan gelirlerin, ayrı ayrı, ilk peşin değerinin belirlenerek, varılacak sonuca göre karar verilmesi” gerektiği belirtildiği ve bozma ilamına uyulduğu halde; bozma ilamının gerekleri yerine getirilmeyerek; hak sahiplerine bağlanan gelirlerin, 506 sayılı Yasa’nın 92. maddesi uyarınca, yarı gelir üzerinden ilk peşin değeri belirlenmesi gerekirken, tam gelire göre hesaplanmış ilk peşin değer esas alınarak karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
3-Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesi hükmüne göre, “Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler.”
Dava konusu olayda; bozmadan sonra verilen ıslah dilekçesi davalılar vekiline tebliğ edilmemiştir. Islah dilekçesi davalılar vekiline usulünce tebliğ edilerek, ıslaha karşı savunma imkanı verilmeden, davalıların hukuki dinlenilme hakkı ortadan kaldırılarak hüküm tesisi isabetsizdir.
Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, ıslah dilekçesi yöntemince tebliğ edildikten ve yarı gelir üzerinden ilk peşin değer belirlenerek (özellikle hak sahibi D.’in gelirinin de yarıya inip inmediği ve inme tarihi ve yarı gelir üzerinden hesaplanan ilk peşin değeri) belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeye dayalı olarak, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
O halde, davalılar avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 10.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.