Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2015/18447 E. 2015/19390 K. 12.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/18447
KARAR NO : 2015/19390
KARAR TARİHİ : 12.11.2015

Mahkemesi : Ankara 14. İş Mahkemesi
Tarihi : 07.07.2015
No : 2012/1388-2015/1071

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ….. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-)İşveren tarafından 22.07.1988 tarihinde Kuruma intikal ettirilen ve davacının kimlik bilgileri ile uyumlu olduğu anlaşılan 01.07.1988 tarihli işe giriş bildirgesinin varlığı, bildirgede yer alan sigorta sicil numarasının halen geçerli olması gibi hususlar bir arada değerlendirildiğinde, işe giriş bildirgesinin düzenleme tarihindeki mevzuat hükümleri ile bir günlük çalışmaya karine oluşturduğu gözetilerek 01.07.1988 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
2-)Davanın yasal dayanağı, 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesidir. Bu tür sigortalı hizmetlerin saptanmasına ilişkin davalar kamu düzeni ile ilgili olup, ispatı için özel bir usul öngörülmemiştir. Resmi belge veya yazılı delil esas ise de; somut bilgilere dayanması ve inandırıcı olmaları koşuluyla tanık beyanları ile de ispatı mümkündür.
Somut olayda, her ne kadar dinlenen tanık beyanları ve davacı adına düzenlenerek Kuruma intikal eden 01.07.1988 tarihli işe giriş bildirgesine dayanılarak davacının 01.07.1988-01.10.1989 tarihleri arasında aralıksız çalıştığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, dönem bordrolarına göre, davacı tanıklarından S.. Ö..’ün daha uzun çalıştığını iddia etmesine rağmen davalı işyerinden 01.03.1988 tarihinden itibaren 60 gün sigortalı olduğu ve dava konusu dönemde
bildirilmiş çalışmasının olmayışı, keza diğer davacı tanığı G. S.’nın da 01.10.1988 tarihli işe giriş bildirgesinin varlığına rağmen davalı işyerinden bildirilmiş çalışmasının bulunmadığı gözetilerek, yukarıdaki bentte izah edilen 1 günlük tespit dışındaki mahkeme kabulü eksik incelemeye dayalıdır ve dosyada yer alan bilgi ve belgeler karar vermeye elverişli görünmemektedir.
Bu bakımdan; işyerinin 506 sayılı Kanun hükümleri kapsamında bulunduğu süreler (tescil dönemi) Kurumdan sorulmalı, işverenin vergi kayıt ve faaliyet/tescil durumu ilgili vergi dairesinden ve ticaret sicili memurluğundan araştırılmalı, davacıyla ilgili varsa tüm belge ve kayıtlar işverenden istenilmeli, aynı çevrede faaliyet yürüten işverenler ve çalışanlar yöntemince saptanarak tanık sıfatıyla dinlenilmeli, işyerinin ve davacının yaptığı işin nitelik itibarıyla mevsimlik olup olmadığı, çalışmanın tam gün üzerinden gerçekleşip gerçekleşmediği ortaya konulmalı, belirdiği takdirde tanık anlatımları arasındaki çelişkiler giderilmeli, çalışma kesintili gerçekleşmiş ise hak düşürücü süre yönünden irdeleme yapılmalı, toplanan tüm kanıtlar değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12.11.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.