Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2015/17954 E. 2015/20415 K. 24.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/17954
KARAR NO : 2015/20415
KARAR TARİHİ : 24.11.2015

Mahkemesi : Mengen Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 07.05.2015
No : 2014/80-2015/62

Dava, sürekli işgöremezlik derecesindeki artışın tespiti, buna göre fark aylıkların tahsili, birleşen davalar ise, yargılamanın yenilenmesi ve maddî tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma üzerine, ilâmında belirtildiğ şekilde, dava hakkında kısmen karar verilmesine yer olmadığına, kısmen red kararı verilmiştir.
Hükmün, davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okundu. Temyiz konusu hükme ilişkin dava, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu’nun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hâllerden hiçbirine uymadığından, temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Somut olayda, Dairemizin ……/…….– ……../……. sayılı bozma ilâmına uyulması sonrasında, birleşen ……/….. Esas sayılı maddi tazminat dosyasının tefriki ile ayrı esasa kaydedilmesinden sonra, Birleşen …../…. esas sayılı dosyadan verilen yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine dair karar bozma dışında kaldığından bu hususta yeniden karar verilmesine yer olmadığına, ……/….. esas sayılı asıl dosya yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Yapılan yargılama sonunda, mahkemece davacının malûliyetinde herhangi bir artışın olmadığı, malûliyet oranında artış olmaması nedeniyle davacının malûliyet aylıklarında da bir artışın olmayacağı gerekçesiyle asıl davanın reddine karar verilmesi isabetli ise de, yargılamanın yenilenmesi talebi hakkında, bozma dışında kaldığından bahisle yazılı şekilde hüküm tesisi yersizdir.
Zira, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 294. maddesinde, yargılama sonunda uyuşmazlığın esası hakkında verilen nihai kararın hüküm olduğu, hükmün, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilerek tefhim olunacağı, hükmün tefhiminin her halde hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olacağı belirtildikten sonra 297. maddesinde hükmün kapsadığı hususlar sıralanarak, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz yinelenmeksizin, istemlerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, kuşku ve duraksama uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin gerekli olduğu açıklanmış olup, anılan düzenlemeler, yargıda netlik ve açıklık ilkesine uygun olarak kamu düzeni ve barışının sağlanmasını amaçlamaktadır.
Ayrıca vurgulanmalıdır ki, ilk derece mahkemesince verilen karar, aleyhine temyiz yoluna başvurulması üzerine yasal denetim görevini yerine getiren Yargıtay tarafından bozulması ile ortadan kalktığından, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davanın tüm tarafları hakkında yukarıda değinilen yasal düzenlemeler çerçevesinde yerine getirilmeye elverişli yeni hüküm oluşturulması gerekmekte olup, bu anlamda bozulan karara yollamada bulunularak hüküm kurulamayacağı açıktır.
Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu’nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının “A-1” şeklinde ifade edilen bendinin silinmesine, yerine, “Birleşen ve yargılamanın yenilenmesi talebine ilişkin olan 2008/96 esas sayılı dosya yönünden davanın reddine” sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.