Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2015/14492 E. 2015/20917 K. 30.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/14492
KARAR NO : 2015/20917
KARAR TARİHİ : 30.11.2015

S.. K.. Başkanlığı adına Av.Hakan Karaduman ile Türkiye Motorlu Taşıtlar Bürosu adına Av. D.. M.. ve L.. Y.. Vasisi Bilal Yüceel arasındaki dava hakkında Terme 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesince verilen 10.01.2013 gün ve 2012/507 E. – 2013/7 K. sayılı hükmün, Dairemizin ../../.. tarih ve 201./… E. – 201./… K. sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiştir. Bozma sonrası, Mahkemenin verdiği 29.5.2014 gün ve 2014/118 E. – 2014/99 K. sayılı karar ile önceki kararında 6100 sayılı HMK’nın 373/(5). maddesi uyarınca direndiği anlaşılmış olmakla ve direnme üzerine yapılacak işlemlerin neler olduğu 6100 sayılı HMK’nın 373. maddesinin (5). fıkrasında; “İlk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesi kararında direnirse, bu kararın temyiz edilmesi durumunda inceleme, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca yapılır. (6.) fıkrasında da; “(6) Hukuk Genel Kurulunun verdiği karara uymak zorunludur.” şeklinde ifade edilmiş olmakla birlikte 5 Temmuz 2012 gün ve 28344 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun 40. maddesi ile 5521 sayılı Kanuna eklenen geçici 2. maddedeki; “Bölge adliye mahkemelerinin, 5235 sayılı Kanunun geçici 2. maddesi uyarınca Resmî Gazete’de ilan edilecek göreve başlama tarihine kadar, Yargıtayın bozma kararlarına karşı verilen direnme kararının temyizi halinde dava dosyası, önce kararı veren daireye gönderilir. Direnme kararları daireler tarafından öncelikle incelenir. Kararı veren daire, direnmeyi yerinde görürse kararı düzeltir; yerinde görmezse talebi on gün içinde Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna iletir.” şeklindeki düzenleme karşısında, direnme kararının süresi içinde temyizen incelenmesi davacı SGK Başkanlığı avukatınca talep edilmesi üzerine Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Dava, Trafik kazasında vefat eden Emekli Sandığı iştirakçısı hak sahiplerine bağlanan peşin sermaye değerli gelirlerin rücüen tahsiline istemine ilişkin olup, Mahkemece; 5510 sayılı Kanunun 39. maddesinin birinci fıkrası gereği dava konusu olayın ceza yargılaması neticesinde bilinçli taksirle meydana geldiğinin sabit olmasına ve taksirle meydana gelen eylemler nedeniyle yapılan ödemelerin rucüen tahsili mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen hükmün Dairemizce; “ Davaya konu uyuşmazlıkta, hak sahiplerine bağlanan aylığın dayanağı 5434 sayılı Kanun’dan kaynaklanmakta olup, 5510 sayılı Kanun uyarınca bağlanan bir aylık söz konusu olmadığı gözetildiğinde olayda, 5510 sayılı Kanunun 39 uncu maddesinin uygulama yeri bulunmadığı, trafik kazasında ölen Emekli Sandığı iştirakçisinin hak sahiplerine bağlanan peşin değerli aylığın tahsiline ilişkin davanın yasal dayanağının 5434 sayılı Kanunun 129 uncu maddesi olması, uyuşmazlığın çözümünde ne 506 sayılı Kanun ne de 5510 sayılı Kanunun uygulama yerinin bulunmaması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2 nci maddesinde, kimler aleyhine idari yargıda dava açılabileceği açıklanmış olup, gerçek kişiler ile özel hukuk tüzel kişileri hakkında idari yargı yerinde dava açılamayacağı hususları gözetildiğinde, dava konusu uyuşmazlığın çözümünde genel mahkemelerin görevli olduğu nazara alınmaksızın, yazılı şekilde işin esasına girilerek karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olduğu” gerekçesiyle bozulduğu belirgin bulunmakla, bozma ilamı gerekçesindeki açıklamalar gözetildiğinde, Mahkemenin direnme kararı yerinde görülmediğinden talebin on gün içinde Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna iletilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı sebepten ötürü Yargıtay incelemesine konu olan karar, eski hükümde direnmeye ilişkin olup direnme Dairemizce yerinde görülmediğinden ve bu durumda kararın inceleme yeri Yargıtay Hukuk Genel Kurulu olduğundan dava dosyasının Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna sunulmak üzere Yargıtay Birinci Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 30.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.