Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2015/12798 E. 2015/18323 K. 02.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/12798
KARAR NO : 2015/18323
KARAR TARİHİ : 02.11.2015

Mahkemesi : Eruh Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 05.03.2015
No : 2013/194-2015/38

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun geçici 7. maddesi uyarınca davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesidir. Anılan Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Somut olayda, davacı; E.. B..’nda itfaiye görevlisi olarak 01.04.2003 – 20.11.2011 tarihleri arasında çalıştığını, bu sürelerin kuruma bildirilmediğini belirterek söz konusu dönemde çalıştığının tespitini talep etmiş olup, davacının, hizmet cetvelinde, 08.12.2006 – 30.12.2006 tarihleri arasında davalı Belediye’den bildirimleri bulunduğu ayrıca 02.07.2005 – 14.12.2011 tarihleri arası bir takım yazılı belgelerden davacının 01.01.2005 tarih sonrası çalıştığı anlaşılmaktadır. Mahkemece yazılı gerekçelerle davanın kabulüne dair hüküm tesis edilmiştir.
Davacının çalışmalarının geçtiğini ileri sürdüğü işyeri, kamuya ait bir işyeridir. Kamu kuruluşlarında çalışanların kayıtlara geçirilmesi ve ücret ödemelerinin
./..

belgelere dayandırılması asıldır. Bu sebeple Mahkemece 01.01.2005 tarih sonrası kabul yönündeki hüküm isabetli ise de, bu tarih öncesi yönünden yapılan araştırma ve inceleme yeterli değildir.
Davacının çalışmasının gerçekliği, işin ve işyerinin kapsam ve niteliğiyle süresinin belirlenebilmesi amacıyla; 01.04.2003-01.01.2005 tarihleri arası; davacının çalışmaları ile ilgili tüm belgeler davalı kurumdan; puantaj kayıtları ve ücret tediye bordrolarının asılları işverenden getirtilmeli, iş bu belgelerden sigortalının imzasını içerenler yönünden imzanın davacıya aidiyeti davacı tarafından kabul edilenler ile inkar edilip de aidiyeti ehil bilirkişi incelemesiyle saptananlardan yine davacı tarafından hata-hile-ikrah durumu iddia ve ispat edilemeyenler bakımından, işbu yazılı belgelerin aksi eşdeğerde delillerle kanıtlanması için davacıya delilleri sorulmalı; dava konusu dönemde davacı ile birlikte çalışan ve işverenlerin bordrolarında kayıtlı kişiler saptanarak bilgi ve görgülerine başvurulmalı; bunun dışında sigortalının kayıtlarda gözükmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği ya da bildirim dışı kaldığı hususu gereğince araştırılmalı, tespiti istenen dönemde davalı işyerinde Kurum müfettişlerince inceleme yapılıp yapılmadığı sorulmalı, inceleme yapılmışsa belgeler getirtilmeli, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınmalı, böylece bu konuda gerekli tüm soruşturma yapılarak uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemece, bu maddî ve hukukî olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekili ile davalı belediyenin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem hâlinde davalı E.. B..’na iadesine, 02.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.