Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2015/11672 E. 2015/16555 K. 12.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/11672
KARAR NO : 2015/16555
KARAR TARİHİ : 12.10.2015

Mahkemesi : Ayvacık Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 05.11.2014
No : 2011/42-2014/315

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkeme, ilâmda belirtildiği şekilde davanın REDDİNE karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekilİ tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanun’un 79. maddesi ile 5510 sayılı Kanun’un 86. maddesidir. Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında; somut olayda, davacı, 25/09/2007 tarihinden itibaren davalı Kooperatifte bekçi olarak çalıştğını beyan ederek bu çalışmalarının tespitini istemiştir. Davacının, hizmet cetvelinde, 07.10.2007-01.03.2008 tarihleri arasında dava dışı 1039388 sicil numaralı İstanbul da bulunan işyerinden bildirimleri olduğu görülmektedir. Ayrıca dosya içinde bilgi ve belgelerden davacının, bir süre E.. Ö.. ile yaptığı sözleşme kapsamında Kooperatifin inşaat işinde çalıştığı ve karşılığında ücret aldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacının, 25.09.2007 – 01.11.2008 tarihleri arasındaki hizmetlerin ispatlanamadığına ilişkin olarak tesis ettiği red kararı isabetli ise de diğer dava konusu dönem yönünden yapılan inceleme yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki, 27.03.2010, 07.11.2010 tarihlerinde davacı imzasını taşıyan ve bekçi olduğu ibaresi geçen iki fatura bulunmakla birlikte dinlenen takriben tüm tanıklar davacının, kooperatifte bulunduğunu doğrulamakla birlikte bir kısım tanıklarda davacının bekçi olarak çalıştığını doğrulamaktadırlar.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme, 01.11.2008 tarihi sonrası için hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir.
Mahkemece, yapılacak iş, davacının çalışmasının gerçekliği, işin ve işyerinin kapsam ve niteliğiyle süresinin belirlenebilmesi amacıyla; davacının çalışmalarını bilebilecek durumda olan, çalışmaları kayıtlara geçmiş ve işverene karşı davası bulunmayan dinlenmeyen bordrolu çalışanlar re’sen tespit edilerek beyanlarına başvurulmalı, talep edilen döneme ilişkin bordro tanıklarına ulaşılamadığı takdirde sigortalı ile birlikte çalışan kişiler ile aynı çevrede işyeri olan işveren ya da bu işverenlerin çalıştırdığı kişiler re’sen saptanarak bilgi ve görgülerine başvurulmalı; görünmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği ya da bildirim dışı kaldığı hususu yeterince araştırılmalı; yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ve niteliği nazara alınmalı, böylece bu konuda gerekli tüm soruşturma yapılarak uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem hâlinde davacıya iadesine, 12.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.