Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2015/11522 E. 2015/16712 K. 13.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/11522
KARAR NO : 2015/16712
KARAR TARİHİ : 13.10.2015

Mahkemesi : Malazgirt Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Tarihi : 19.02.2015
No : 2013/148-2015/73

Dava, davacının fahri imam olarak, 19.02.1996-01.08.2002 tarihleri arasındaki çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
2002 yılından bu yana davalı Diyanet İşleri Başkanlığı nezdinde kadrolu olarak imam- hatiplik yaptığı ve Emekli Sandığı iştirakçisi olduğu anlaşılan davacı 19.02.1996-01.08.2002 tarihleri arasında fahri imam olarak çalıştığının tespitini talep etmiş, Mahkeme hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar vermiştir.
5434 sayılı Kanunun ek 47/c maddesi ile; halen T.C. Emekli Sandığı iştirakçisi olup, daha önce bir sosyal güvenlik kurumuna tabi olmadan köy, kasaba ve mahalle camilerinde, dernek, vakıf veya köy bütçesinden ücret alarak imam-hatiplik yapanlara, bu görevlerini belirtilen belgelerle tevsik etmeleri koşuluyla borçlanma olanağı tanınmıştır. Daha sonra, 3157 sayılı Kanunun 1. maddesi ile anılan hükümde değişiklik yapılarak, belirtilen belgelerin tevsikinin mümkün olmaması halinde, Diyanet İşleri Başkanlığını temsilen ilgili müftülük hasım gösterilmek suretiyle açılan dava sonunda hizmet süresini belirleyen ve yetkili sulh hukuk mahkemesince verilmiş olan bir kararın yeterli sayılacağı öngörülmüştür.
İnceleme konusu davada, davacının 2002 yılında itibaren Diyanet işleri Başkanlığı’na bağlı olarak kadrolu olarak imam-hatiplik yaptığı ve Emekli Sandığı iştirakçisi olduğu anlaşılmakla, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve sair hususlar incelenmeksizin hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 13.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.