Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/8411 E. 2014/10029 K. 06.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8411
KARAR NO : 2014/10029
KARAR TARİHİ : 06.05.2014

Mahkemesi : Denizli 1. İş Mahkemesi
Tarihi : 14.03.2014
No : 2014/25-2014/93

Dava, Tarım Bağ-Kur sigortalılığın tespiti ile 6111 sayılı Kanun’un yapılandırmaya dair hükümlerinden yararlanılması istemine ilişkindir.

Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, bozma üzerine, davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, 6111 sayılı Kanun’ dan yararlanma talebinin kabulüne karar verilmiştir.

Hükmün, davalı Kurum vekilince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

Talebe konu dönemin, 1994 yılı kesintisini takipeden aybaşından 31.12.2000’e ve 2002 yılı kesitisini takipeden aybaşından tescil tarihine kadar olduğu davada, bozma öncesi ilk kararın 01.9.1994-31.12.2000 ve 01.9.2002-26.5.2011 dönemleri hakkında tesis edildiği, kararın Dairemizin 2012/ 5244 – 15894 sayılı ilamı ile tevkifat bulunmayan 2003 – 2009 yılları arası hakkında tarımsal faaliyetin yöntemince araştırılması gerektiğinden bahisle bozulduğu, Mahkemece, direnme kararı verildiği, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun da 2013/ 10-1479 – 1779 sayılı ilamı ile Dairemizin bozma kararında gösterilen nedenlere atıfta bulunarak bozma kararı verdiği, bunun üzerine yerel mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının 01.09.1994-31.12.2002 tarihleri arasında 2926 sayılı Kanun kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine hükmedildiği anlaşılmaktadır.

Uzun yıllardan beri Yargıtay’ın kökleşmiş, sapma göstermeyen uygulamaları ve öğretide benimsenen usuli kazanılmış hak müessesesi, usul hukukun dayandığı vazgeçilmez ana temellerinden biridir.

Bu hukuki kuralın ancak iki istisnası bulunmaktadır. Bunlardan biri, mahkemece Yargıtay bozma kararına uyulduktan sonra görülmekte olan davaya uygulama imkanı olan yeni bir İçtihadı Birleştirme Kararı çıkması; diğeri de, 4.2.1959 gün ve 13/5 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında belirlendiği üzere, hükmüne uyulan bozma kararından sonra görevle ilgili yeni bir yasal düzenlemenin getirilmiş olmasıdır. Olayda; Hukuk genel Kurulunun bozma kararına uyulmakla, meydana gelen usuli kazanılmış hakkın sonuç doğurmayacağı haller de söz konusu değildir.
Böylece, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 26. madddesinde ifadesini bulan taleple bağlılık ilkesi gözetilmeksizin ve yerel mahkemenin ilk kararını davacı tarafın temyiz etmediği gözetildiğinde, hakkında hüküm kurulmayan 01.01.2001-01.9.2002 dönemi yönünden davalı Kurum lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu dikkate alınmaksızın hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 06.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.