Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/8288 E. 2014/13795 K. 04.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8288
KARAR NO : 2014/13795
KARAR TARİHİ : 04.06.2014

Mahkemesi : Alanya İş Mahkemesi
Tarihi : 21.01.2014
No : 2009/87-2014/13

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün davalı S.. B.. avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) 01.05.2000 – 08.11.2000, 01.05.2001 – 10.05.2001, 01.05.2002 – 15.10.2002, 25.12.2002 – 25.04.2003, 10.12.2003 – 01.11.2004, 25.02.2005 – Mart/2009 tarihleri arasında davalı işverene ait işyerinden, 04.03.2002 – 01.05.2002, 01.05.2003 – 30.09.2003 dönemlerinde ise dava dışı farklı işverenlere ait 61510 ve 63224 sicil numaralı işyerlerinden davalı Kuruma tam gün üzerinden eksiksiz bildirimleri gerçekleştirilen davacının istemi, 14.10.1999 – 25.02.2005 tarihleri arasında hizmet akdine tabi olarak geçen ve bildirilmeyen çalışma sürelerinin tespitine ilişkin olup mahkemece yapılan yargılamada talep kısmen kabul edilerek, 14.10.1999 – 01.05.2000, 10.05.2001 – 31.10.2001, 01.11.2004 – 25.02.2005 dönemleri yönünden sigortalılık süreleri hüküm altına alınmıştır.
Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesinde, yönetmelikle belirlenen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları, Kurumca saptanamayan sigortalıların, çalıştıklarını, hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilâm ile kanıtlayabildikleri takdirde, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayılarının göz önünde bulundurulacağı belirtilmiş olmakla hak düşürücü nitelikteki 5 yıllık süre uygulamasında, hizmetin ara vermeksizin kesintisiz gerçekleştiği durumlarda, çalışmanın sona erdiği (işten çıkış yapıldığı) yılın sonuna karşılık gelen 31 Aralık gününden başlayarak hesaplama yapılması gerekmektedir.
Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ışığında 09.04.2009 günü açılan dava değerlendirildiğinde, dava dışı farklı işverenler adına tescilli işyerlerindeki çalışmalar karşısında davalı işverenle kurulan hizmet akdi ilişkisinin kesintiye uğradığı belirgin olmakla 14.10.1999 – 01.05.2000 tarihleri arasındaki çalışma iddiasının, 31.12.2000 gününden itibaren 5 yıl içerisinde yargı yoluna başvurulmadığından hak düşürücü süreye uğradığı açıktır.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu söz konusu döneme yönelik istemin de hüküm altına alınması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 04.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.