Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/7974 E. 2014/9480 K. 29.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7974
KARAR NO : 2014/9480
KARAR TARİHİ : 29.04.2014

Mahkemesi : Ankara 9. İş Mahkemesi
Tarihi : 13.02.2014
No : 2012/610-2014/59

Dava, ölüm aylığının kesilmesi yönündeki SGK Başkanlığı işleminin iptali ile yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.

Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Hükmün davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

Hakkında verilen boşanma kararı 2004 yılında kesinleşen davacıya, yaşamını yitiren sigortalı babası üzerinden 506 sayılı Kanun hükümlerine göre hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm gelir ve aylığının, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle davalı Kurumca 2011 yılında gerçekleştirilen işlemle 01.10.2008 tarihi itibarıyla kesilerek, 26.10.2008 – 25.05.2011 döneminde yersiz ödendiği ileri sürülen gelir ve aylıklar yönünden borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır.

Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 56. maddesinin ikinci fıkrasında, eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıklarının kesileceği, bu kişilere ödenmiş olan tutarların, 96. madde hükümlerine göre geri alınacağı yönünde düzenleme yapılmıştır. Anılan maddeye dayalı açılan bu tür davalarda eylemli olarak birlikte yaşama olgusunun tüm açıklığıyla ve taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu dönem yönünden ortaya konulması önem arz etmektedir.

Bu kapsamda; davacı ile boşandığı eşinin yerleşim yerlerinin saptanmasına ilişkin olarak ilgili Nüfus Müdürlüğü’nden adres hareketleri, tarihleriyle birlikte istenilmeli, medula sisteminde kayıtlarda görülen adresler ilgili sağlık kuruluşlarından araştırılmalı, eşlerin boşanma sebebi, boşanma ilamında velayet, çocukla kişisel ilişki, nafaka, tazminat hükümleri varsa nasıl yerine getirildikleri belirlenmeli, eşlerin kayıtlı oldukları mahallelerle birlikte ayrıca T. Mahallesi B. Caddesi No : … / Çankaya ve T. Mahallesi H. Sokak No : … / Çankaya yönünden çekişme konusu döneme ilişkin geniş kapsamlı Emniyet Müdürlüğü araştırmaları yapılmalı, anılan mahallelerde görev yapmış/yapmakta olan azalardan istem hakkında düşünce edinmeye yetecek kadarının tanık sıfatıyla bilgi ve görgülerine başvurulmalı, 31 ve 36 numaralı apartmanlarda oturanlar ile komşu apartman sakinlerinin ifadeleri alınmalı, 2004 yılında boşanma gerçekleşmesine karşın ilgililerin kayıtlı yerleşim yerlerinin aynı olduğu saptandığı takdirde bu husus üzerinde durulmalı, böylelikle boşanılan eşle fiilen birlikte yaşamanın gerçekleşip gerçekleşmediği, toplanan kanıtlar ışığında değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.

Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın kabulüne karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 29.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.