YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/783
KARAR NO : 2014/1019
KARAR TARİHİ : 22.01.2014
Mahkemesi : Konya 2. İş Mahkemesi
Tarihi : 10.10.2013
No : 2013/501-2013/660
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrasında davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm kurulmuştur.
Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı Kurum vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-) Üçüncü bir kimsenin suç sayılır davranışı sonucu yaralanan sigortalı için karşılanan tedavi giderleri nedeniyle oluşan Kurum zararının rücuan alınmasına ilişkin davanın yasal dayanağı 1479 sayılı Kanunun 63. maddesi olup mahkemece yapılan yargılama sonunda tüm davalılar bakımından 1.884,00 TL. rücu alacağının hüküm altına alınması yönündeki kısmen kabul kararının, davacı Kurum avukatı ile davalı F..Sigorta A.Ş. avukatının temyiz başvurusu üzerine Dairemizce incelenerek bozulduğu, 15.01.2013 gün ve 2012/12833 Esas – 2013/155 Karar sayılı bozma ilamında “… Somut olayda, trafik kazası 23.10.2006 tarihli olup, zorunlu mali sorumluluk trafik sigorta poliçesinin de mevcut olduğu ve kazayı kapsadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, hükmü temyiz eden davalı sigorta şirketine ilişkin olarak, davaya konu tedavi giderlerinin 6111 sayılı Kanunun 59 ve geçici 1’inci maddeleri uyarınca konusuz kaldığı gözetilmeksizin, yazılı biçimde sorumluluğuna hükmedilmesi yerinde görülmemiştir. Kuşkusuz, hükmü temyiz etmeyen sürücü ile tescil maliki yönünden Kurum lehine oluşan usulü kazanılmış hak durumu gözetilmelidir. …” görüş ve açıklamalarına yer verildiği belirgin bulunmakla, mahkemece anılan ilama uyulmasına karşın, bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, ilk karara karşı temyiz yoluna başvurmayan davalılar yönünden de esas hakkında karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün, yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.