Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/6622 E. 2014/10890 K. 15.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6622
KARAR NO : 2014/10890
KARAR TARİHİ : 15.05.2014

Mahkemesi : Kars 1. Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi
Tarihi : 24.12.2013
No : 2011/308-2013/851

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerekçelere göre sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesi olup bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Davacı 01/06/1981’den 1985 yılına kadar davalı DSİ 24. Bölge Müdürlüğünde çalıştığının tespitini istemiş, mahkemece, davacıya ait 27.10.1981 tarihli işe giriş bildirgesi mevcut olsa da bu bildirgenin tek başına gerçek ve fiili çalışmayı göstermeye yeterli görülmediğinden, mevcut bordrolarda davacı isminin yer alamaması keza davalı kurumun 15.01.2012 tarihli yazısındaki davacının çalışmasının bulunmadığı yönündeki beyanı kamu kurumlarında her türlü işlemin yazılı yapılmasının esas olması tanıkların bordro yada komşu işyeri tanığı olmamaları dikkate alındığında davacı iddiasının haklı nitelik taşımadığı kanaatine varılarak davacının davasının reddine karar verilmiştir.
İncelenen dava dosyasında, davacının davalı işyerine 01/10/1981 tarihinde işe girişine dair bildirgesi mevcuttur. Kuruma hak düşürücü süre içerisinde 27/10/1981’de intikal ettiği anlaşılan davacıya ait kimlik bilgilerini içeren işe giriş bildirgesinin varlığı dikkate alınarak, işe giriş bildirgesinin düzenleme tarihindeki mevzuat hükümleri ile bir günlük çalışmaya karine oluşturduğu, dinlenen davacı tanıkları K.. K.. ve A..H..’ın çalışmayı doğruladığı gözetildiğinde anılan tarih itibariyle bir günlük tespite karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 15.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.