Yargıtay Kararı 10. Hukuk Dairesi 2014/4771 E. 2014/8747 K. 15.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 10. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4771
KARAR NO : 2014/8747
KARAR TARİHİ : 15.04.2014

Mahkemesi :Tarsus İş Mahkemesi
Tarihi :04.12.2013
No :2013/231-2013/158

Dava, yersiz ödenen ölüm aylıklarının tahsili istemine ilişkindir.

Mahkemece, bozma ilamına uyularak hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Hükmün, davalılar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

Davacı Kurum, eşinden dolayı 01.01.1985 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanan davalının yeniden evlendiğinin anlaşılması üzerine 15.12.1988-18.03.2006 tarihleri arasında yersiz yapılan ödemelerin tahsilini talep etmiş olup; Mahkemece, Dairemizin 09.04.2013 tarih 2012/2925 Esas ve 2013/7974 Karar sayılı bozma ilamına uyularak talep gibi davanın kabulüne karar verilmiş ise de, bozma ilamının gereği tam olarak yerine getirilmemiştir.

5510 sayılı Yasanın 96. maddesinde, “Kurumca işverenlere, sigortalılara, isteğe bağlı sigortalılara gelir veya aylık almakta olanlara ve bunların hak sahiplerine, genel sağlık sigortalılarına ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilere, fazla veya yersiz olarak yapıldığı tespit edilen bu Kanun kapsamındaki her türlü ödemeler;

a)Kasıtlı veya kusurlu davranışlarından doğmuşsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla on yıllık sürede yapılan ödemeler, bu ödemelerin yapıldığı tarihlerden,

b)Kurumun hatalı işlemlerinden kaynaklanmışsa, hatalı işlemin tespit tarihinden geriye doğru en fazla beş yıllık sürede yapılan ödemeler toplamı, ilgiliye tebliğ edildiği tarihten itibaren (Değişik ibare:13.02.2011-6111 S.K./44.mad) yirmi dört ay içinde yapılacak ödemelerde faizsiz, (Değişik ibare:13.02.2011 – 6111 S.K./44.mad) yirmi dört aylık sürenin dolduğu tarihten sonra yapılacak ödemelerde ise bu süre sonundan, itibaren hesaplanacak olan kanunî faizi ile birlikte, ilgililerin Kurumdan alacağı varsa bu alacaklarından mahsup edilir, alacakları yoksa genel hükümlere göre geri alınır…” hükmünü içermektedir.

Anılan madde ile sebepsiz zenginleşmenin kasıtlı kusurlu davranıştan veya Kurumun hatalı işleminden kaynaklanmasına bağlı olarak istirdadı mümkün ödeme miktarları belirlenmiştir. Kapsam belirlendikten sonra, ilgilinin Kurumdan alacağı yoksa geri alma işleminin genel hükümlere göre yapılacağı öngörülmüştür. 5510 sayılı Yasanın geçici maddelerinde ise, yersiz ödemelerin tahsili konusunda önceki hükümlerin uygulanması gereğini öngören herhangi bir kural yer almamaktadır. Belirtilen nedenlerle; 5510 sayılı Yasanın 96. maddesi hükmünün, Kurumun yersiz ödemeden kaynaklanan alacakları konusunda süren uyuşmazlıklara uygulanması gerekmektedir.

Hal böyle olunca, davaya konu yersiz ölüm aylığı ödemelerinin Kurumun hatalı işlemine dayanmadığının anlaşılması karşısında; davalıların iade ile yükümlü olduğu miktarın 5510 sayılı Yasanın 96. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi hükmü uyarınca belirlenerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

O halde, davalılar avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davalı mirasçılarına iadesine, 15.04.2014 günü oybirliği ile karar verildi.